-
Tarih: 10.07.2021
Tapu İptal ve Tescil Davalarında Taleple Bağlılık ve Delillerin Değerlendirilmesine İlişkin Yargıtay 5. Hukuk Dairesi'nin Kanun Yararına Bozma Kararı
10 Temmuz 2021 tarihli, 31537 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Yargıtay 5.Hukuk Dairesi’nin 2021/6635E. 2021/9502K. sayılı kararın kanun yararına bozulmasına ilişkin olarak:
Çorum İli, Merkez İlçesi, Türkler Köyü, 186 ada 50 parselle kayıtlı 6313,73 metrekare yüzölçümündeki taşınmazın tarla niteliğiyle kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayalı olarak Adem ve Zübeyir Karbuz adına tapuya tescil edilmiştir.
Davacı Hazine ise söz konusu taşınmazın evveliyatı itibariyle orman olduğunun bu sebeple devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunduğundan zilyetlikle kazanılamayacağını öne sürmüş ve hazine adına tescilini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesince yapılan yargılamada söz konusu taşınmazın tescilinin iptaline, 186 ada ve 50 parselde kayıtlı taşınmazın mera olarak sınırlandırılmasına, özel sicile kaydına, dava değeri yönünden kesin olarak karar verilmiştir.
“Adalet Bakanlığı Hukuk İşleri Genel Müdürlüğü’nün 31.05.2021 tarih 2019/905-15392 sayılı yazısı ile; Somut dosya kapsamına göre; bilirkişilerin tespitleri ve keşifler esnasında dinlenen gerek mahalli bilirkişilerin gerekse tespit bilirkişilerinin beyanları göz önünde bulundurularak davanın reddine karar verilmesi gerekirken, mahkemece dosyada yer almayan kayıt ve belgelere dayanarak “… dava konusu taşınmazın görüntüsü ile hafif benzerlik taşısa da 49 parsel sayılı taşınmaz üzerinde tarım yapıldığını gösteren ve saman yığınları olarak orman ve jeodeji bilirkişilerinin başka raporlarında belirttikleri beyazlıkların bulunduğu, ancak dava konusu 50 parsel sayılı taşınmazla aynı nitelikte olduğu, görüntünün birebir aynı olduğu, bu durumun dava konusu taşınmazsın o tarihte varolan meranın yavaş yavaş açılma safhasında olduğu gösterdiği…” gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunduğu belirtilerek, Çorum Kadastro Mahkemesinin 05.11.2019 tarih 2016/683 - 2019/516 Esas, Karar sayılı kararının HMK’nın 363/1 maddesi gereğince kanun yararına bozulması talep edilmiştir.”
1) Dosya kapsamında, söz konusu taşınmaz başında 2017 tarihinde keşif yapılmış ve dinlenen üç tespit bilirkişisi taşınmazın davalıların babasında iken yaklaşık 20 yıl önce ölümüyle davalılara kaldığını ve taşınmazın tarla olarak zilyet ve tasarruf ettiklerini beyan etmiştir.
2) Aynı köyden dinlenen üç yerel bilirkişi de benzer ifadelerle bulunmuştur.
3) Keşif sonucunda orman bilirkişisince düzenlenen raporda; taşınmazın orman sayılmayan yerlerden olduğunu, makinalı tarım yapılabilen sahada olup tarımsal alanlarda bütünlük gösterdiğini, ziraat bilirkişisinin raporunda taşınmazın tarım arazisi niteliğinde olduğunu, komşu taşınmazlarla bütünlük arz ettiğini belirtmiştir.
4) 2009 tarihli keşifte komşu köyden dinlenen bilirkişi, evveliyatından berri tarım arazisi olduğunu hayvan otlatılmadığını beyan etmiştir.
5) Orman,zirai ve jeodezi bilirkişileri tarafından düzenlenen raporların 1955 ve 1992 tarihli hava fotoğrafları ile doğu ve batı sınırları dışında diğer sınırların tarımsal amaçlı kullanılan diğer parsellerle benzerlik gösterdiği, 2005 tarihli hava fotoğraflarında ise sürüm izlerinin görüldüğü belirtilmiştir.
Davacı hazinenin iddialarının taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufunda bulunan yerlerden olduğu ancak özel bir mera iddiasının bulmadığı görülmektedir. Keşif, bilirkişi incelemesi ve dosyadaki diğer delillerin de değerlendirilmesi ile taşınmazın mera olduğuna ilişkin hiçbir delillin bulunmadığı görülmüştür.
“ Hazine adına tespit ve tescil edildiği, hal böyle olunca; mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken dosya kapsamında bulunan delillere uygun düşmeyen, “meradan açılmaya çalışıldığı” gerekçesiyle davanın kabulünde isabet bulunmamaktadır.
Hal böyle olunca; açıklanan nedenlerle Adalet Bakanlığı Hukuk İşleri Genel Müdürlüğü’nün HMK’nın 363. maddesine dayalı kanun yararına bozma isteğinin kabulüne, Çorum Kadastro Mahkemesi’nin 05.11.2019 tarih 2016/683-2019/516 Esas, Karar sayılı kararının sonuca etkili olmamak ve hükmünün hukuki sonuçları saklı kalmak üzere kanun yararına BOZULMASINA, gereği yapılmak ve Resmi Gazete’de yayımlanmak üzere bozma kararının bir örneği ile dosyanın Adalet Bakanlığı Hukuki İşleri Genel Müdürlüğü’ne GÖNDERİLMESİNE, 10.06.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.”
Zilyetlik tescil talebinde bulunan tarafından ispat edilmelidir.[1] Zilyetlik maddi vakıa olduğundan her türlü delille ispat edilebilir. [2] Bu sebeple zilyetliğin ispatı için mutlaka belgeye ihtiyaç yoktur. Zilyetlik ikrar, yerel bilirkişi ve şahit beyanları ile ispat edilebilir. Uygulamada en fazla vergi kaydı, tanık ve yerel bilirkişi beyanı delil olarak kullanılmaktadır. [3]
Doktrinde ve HMK md. 194 Somutlaştırma yükümlülüğü ile açıklandığı üzere zilyetliğin tescilinde tarafların iddialarını ispatlama yükümlülüğü olduğu gibi tescilin iptalinde de taraflar ispat ve delilerle iddialarını kanıtlamalıdır.
Kanun yararına bozulmasına karar verilen kararda ise davacı hazinenin taşınmazın mera alanı olduğuna ilişkin talebi bulunmadığı halde mahkeme yargılamasında meranın açılma safhasında olduğuna ve dosya kapsamındaki delillerin davalı lehine olmasına rağmen göz ardı ederek hazine adına tescilline kesin olarak karar verilmiştir.
İlgili Karar için buraya tıklayınız.
[1] Oğuzman/Seliçi/Oktay-Özdemir; Eşya Hukuku Gözden Geçirilmiş 11. Bası, Filiz Kitabevi, 2006 İstanbul, s.353
[2] Hatemi/Serozan/Arpacı; Eşya Hukuku, Filiz, İstanbul, 1991, s.606
[3] USTA ARIKBOĞA, USTA; Tapuya Kayıtlı Taşınmazların Olağanüstü Kazandırıcı Zamanaşımı İle Kazanılması Yüksek Lisans Tezi, İstanbul Üniversitesi, Özel Hukuk Anabilim Dalı, 2009, s.72
- İdare,
- yargıtay,
- Adalet Bakanlığı,
- Resmi Gazete,
- mülkiyet hakkı,
- orman kanunu,
- orman içi açıklık,
- eksik araştırma,
- taşınmaz değerinin tespiti,
- sınır tespiti,
- mera niteliği,
- öncesi orman olan yerler,
- orman içi mera kullanımı,
- mera kanunu,
- tapu iptal ve tescil davası,
- kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği,
- ihya edilen taşınmaz mallar,
- orman,
- orman hukuku,
- kanun yararına bozma
-
Arsa ve Arazi Birim Değerlerinin Tespitine Yönelik Takdir Komisyonu Kararlarına Karşı Kararın Öğrenildiği Tarih İtibarıyla Otuz Gün İçerisinde Dava Açılabilir
-
Tarih: 28.04.2023
-
-
7440 Sayılı Kanun'a İlişkin Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına Dair 3 Seri No.lu Genel Tebliği Yayımlanmıştır
-
Tarih: 14.04.2023
-
-
Olağanüstü Hal Kapsamında Afet ve Acil Durum Yönetimi Alanında Alınan Bazı Tedbirlere Dair Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi Yayımlandı
-
Tarih: 13.04.2023
-
-
Kurumlar Vergisi Genel Tebliği (Seri No: 1)’nde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Seri No: 22) Yayımlandı
-
Tarih: 07.04.2023
-
-
7. Yargı Paketi (7445 Sayılı Torba Kanun) Son Hali - Tam Metin
-
Tarih: 29.03.2023
-
-
7440 Sayılı Kanun'a İlişkin Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına Dair 2 Seri No.lu Genel Tebliği Yayımlanmıştır
-
Tarih: 24.03.2023
-
-
7440 Sayılı Kanunun Araç Muayeneleriyle İlgili Maddesine Dair Tebliğ Yayımlandı
-
Tarih: 17.03.2023
-
-
7. Yargı Paketi Kanun Teklifinin Son Değişiklikleri İçeren Güncel Hali
-
Tarih: 17.03.2023
-
-
Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına Dair 7440 Sayılı Kanun Genel Tebliği Yayımlandı
-
Tarih: 17.03.2023
-
-
7440 sayılı Kanun Kapsamında Dikkat Edilmesi Gereken Önemli Tarihler
-
Tarih: 16.03.2023
-