-
Uyuşmazlığın Sonucuna Etkili İddia ve İtirazların Dikkate Alınmaması Gerekçeli Karar Hakkını İhlal Eder
-
Tarih: 10.07.2024
Başvurucunun uyuşmazlığın sonucuna etkili iddia ve itirazlarının ilgili ve yeterli gerekçe ile karşılanmadığı anlaşıldığından gerekçeli karar hakkının ihlal edildiği sonucuna varılmıştır.
-
-
Kendi Kusurundan Kaynaklanmayan Bir Durumdan Dolayı Hakkında Tesis Edilen İşlem Neticesinde Ortaya Çıkan Sonuçların Çalışana Yükletilmesi Hakkaniyete Uygun Değildir
-
Tarih: 07.03.2024
Emniyet Genel Müdürlüğü Şanlıurfa İl Emniyet Müdürlüğü bünyesinde sözleşmeli kurum avukatı sıfatıyla görev yapmakta iken 2021 mali yılında hizmet sözleşmesinin yenilenmemesi işlemi üzerine 05.01.2021 tarihinde ilişiğinin kesilen başvuranın, mahkeme kararı gereğince 2023 yılında görevine iade edilmesi üzerine ödenmeyen 2021 ve 2022 yıllarına ilişkin vekâlet ücretlerinin yasal faiziyle birlikte başvurana ödenmesi talep edilmektedir.
-
-
Yanında Katıldığı Taraf Kanun Yoluna Başvurmazsa Müdahil Tek Başına Başvurabilecektir
-
Tarih: 22.02.2024
25.03.2023 tarihinde www.resmigazete.gov.tr'de yayınlanan Danıştay İçtihatı Birleştirme Kurulu kararı. Yanında katıldığı tarafın kanun yollarına başvurmaması halinde müdahilin, tarafın işlem ve açıklamalarına açıkça aykırı olmamak şartıyla tek başına kanun yollarına başvurabileceği ve ilgili yargı merciince başvuru dilekçesinin bilgisine sunulmak üzere yanında katıldığı tarafa tebliğ edilmesi gerektiği yönünde içtihadın birleştirilmesi hakkında. -
-
Hakimler Verdikleri Kararda İlke Olarak Sorumlu Olmamakla Birlikte Kasıtlı Veya Ağır Kusurlu Tutum Ve Davranışlarının Varlığı Halinde Sorumlu Tutulurlar
-
Tarih: 14.02.2024
Hakimlerin verdikleri kararlardan dolayı ilke olarak sorumlu tutulmayacakları esas olmakla birlikte, hakimin bağımsızlığı kadar tarafsızlığını da teminat altına almak amacıyla hukuki sorumluluğunun tespiti özel bir usule tabi tutulmuştur. Kanunun öngördüğü sorumluluk sebepleri sınırlı sayılmıştır (numerus clausus) ve bunların varlığının kabul edilebilmesi için hakimlerin genel olarak kasıtlı veya ağır kusurlu tutum ve davranışlarının varlığı gerekmektedir.
-
-
Temyiz Ve istinaf İncelemesi Sırasında Yürütmenin Durdurulması İstemleri Hakkında Verilen Kararlar Kesindir
-
Tarih: 14.02.2024
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 6545 sayılı Kanunun 20. maddesiyle değiştirilen "Temyiz" başlıklı 46. maddesinde, "Danıştay dava dairelerinin nihai kararları ile bölge idare mahkemelerinin aşağıda sayılan davalar hakkında verdikleri kararlar, başka kanunlarda aksine hüküm bulunsa dahi Danıştayda, kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde temyiz edilebilir." hükmüne yer verilmiş olup aynı maddenin devamında Bölge İdare Mahkemelerinin temyiz edilebilecek nihai kararları sayma suretiyle belirtilmiştir. Öte yandan anılan Kanunun "Temyiz veya istinaf istemlerinde yürütmenin durdurulması" başlıklı 52. maddesinin 4. fıkrasında " Temyiz ve istinaf incelemesi sırasında yürütmenin durdurulması istemleri hakkında verilen kararlar kesindir." hükmü yer almıştır.
-
-
İdare Kural Olarak, Yürüttüğü Kamu Hizmetiyle Nedensellik Bağı Kurulabilen Zararları Tazminle Yükümlüdür
-
Tarih: 14.02.2024
İdare kural olarak, yürüttüğü kamu hizmetiyle nedensellik bağı kurulabilen zararları tazminle yükümlü olup; idari eylem ve/veya işlemlerden doğan zararlar, idare hukuku kuralları çerçevesinde, hizmet kusuru veya kusursuz sorumluluk ilkeleri gereği tazmin edilmektedir.İdarenin yürütmekle görevli olduğu bir hizmetin kuruluşunda, düzenlenişinde veya işleyişindeki nesnel nitelikli bozukluk, aksaklık veya boşluk olarak tanımlanabilen hizmet kusuru; hizmetin kötü işlemesi, geç işlemesi veya hiç işlememesi hallerinde gerçekleşmektedir. Hizmet kusurundan dolayı sorumluluk, idarenin sorumluluğunun doğrudan ve asli nedenini oluşturmaktadır.
-
-
Karayolları Trafik Kanunu’ndan Kaynaklanan Sorumluluk Davalarında Motorlu Araç İşletenin Kamu Kuruluşu Olması Halinde Dahi Dava Adli Yargı Mahkemelerinde Görülecektir
-
Tarih: 14.02.2024
Karayolları Trafik Kanunu’ndan kaynaklanan davalarda görevli ve yetkili mahkeme aynı yasanın 110. maddesinde 11.01.2011 tarih ve 6099 sayılı kanununun 14. maddesi ile yapılan değişiklikle belirlenmiş olup;“İşleteni veya sahibi Devlet ve diğer kamu kuruluşları olan araçların sebebiyet verdiği zararlara ilişkin olanları dâhil, bu Kanundan doğan sorumluluk davaları, adli yargıda görülür. Zarar görenin kamu görevlisi olması, bu fıkra hükmünün uygulanmasını önlemez. Hemzemin geçitte meydana gelen tren-trafik kazalarında da bu Kanun hükümleri uygulanır.
-
-
İdare Kamulaştırmadan Tek Taraflı Olarak Kısmen Veya Tamamen Vazgeçebilir
-
Tarih: 14.02.2024
İdare kamulaştırmanın her safhasında kamulaştırma kararı veren ve onaylayan yetkili merciin kararı ile kamulaştırmadan tek taraflı olarak kısmen veya tamamen vazgeçebilir. Şu kadar ki, dava sırasında vazgeçme halinde dava giderleri ile harç, harcanan emek ve işin önemi gözetilerek mahkemece maktuen takdir olunacak avukatlık ücreti idareye yükletilir.
-
-
AYM Hasar Tespit Raporlarında Asıl İşlemle Birlikte Dava Açılması Zorunluluğunu Kaldırdı
-
Tarih: 17.01.2024
Anayasa Mahkemesi 30.11.2023 tarihinde E.2023/134 numaralı dosyada, 7269 sayılı Umumi Hayata Müessir Afetler Dolayısiyle Alınacak Tedbirlerle Yapılacak Yardımlara Dair Kanun’un 1051 sayılı Kanun’un 1 maddesiyle değiştirilen 13 maddesinin (a) fıkrasına 4864 sayılı Kanun’un 1 maddesiyle eklenen altıncı paragrafın birinci cümlesinde yer alan “…hasar tespit raporları ancak asıl işlemlerle birlikte dava konusu edilebilir.” ibaresinin Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar vermiştir. -
-
Üst Derece Mahkemelerinin Gerekçesiz Ret Vermesi Karar Hakkını İhlal Eder
-
Tarih: 17.08.2023
17/08/2023 tarihli resmi gazete yayımlanan 2020/5094 başvuru numaralı Anayasa Mahkemesi kararında başvuru ulusal marker seviyesi geçersiz akaryakıt bulundurma gerekçesiyle idari para cezası uygulanması işleminin iptali talebiyle açılan davada davanın çözümüne etkili iddiaların karşılanmaması nedeniyle gerekçeli karar hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.
-
-
Anayasa Mahkemesi Canan Karatay'ın Açıklamaları Sebebiyle Para Cezası Almasını İfade Özgürlüğünün İhlali Olarak Nitelendirdi
-
Tarih: 01.06.2023
1 Haziran 2023 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan "Mutia Canan Karatay Başvurusu" başvurucunun bir televizyon programında yaptığı açıklamalar sebebiyle Türk Tabipler Birliği tarafından idari para cezası uygulanmasının ve bu cezanın mahkeme kararı ile kesinleşmesinin ifade özgürlüğünü ihlal ettiği iddialarına ilişkin olup Anayasa Mahkemesi bahsi geçen açıklamaların halk sağlığı açısından somut bir tehlike yaratadığı gerekçesi ile başvurucu hakkında idari para cezası uygulanmasını ifade özgürlüğünün ihlali olarak nitelendirmiştir.
-
-
Sosyal Medya Paylaşımı Sebebiyle İlgili ve Yeterli Gerekçe Ortaya Konulamadan İdari Para Cezası Kesilmesi İfade Özgürlüğünü İhlal Etmektedir
-
Tarih: 27.04.2023
27 Nisan 2023 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan "İLYAS BULCAY BAŞVURUSU" sosyal medya üzerinden yapılan bir paylaşımdan hareketle başvurucuya idari para cezası kesilmesi sebebiyle ifade özgürlüğünün ihlal edildiği iddialarına ilişkindir.
-
-
Alkol Testi Yaptırılması İsteminin Genelge Gerekçe Gösterilerek Reddedilmesi Başvurucunun Adil Yargılama Hakkını İhlal Etmiştir
-
Tarih: 21.03.2023
21.03.2023 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan "MURAT ERGAN BAŞVURUSU", alkollü araç kullandığı iddiasıyla uygulanan idari yaptırım kararının iptali için yaptığı başvuruda başvurucunun usule ilişkin imkânlar noktasında dezavantajlı duruma düşürülmesi nedeniyle adil yargılanma hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.
Somut olayda alkolmetrenin yanlış ölçüm yaptığını ileri süren başvurucu, hastaneye müracaat ederek alkol testi yaptırmak istemiştir. Başvurucunun bu talebi Valiliğin genelgesi gerekçe gösterilerek reddedilmiştir. Halbuki başvurucunun toplatılmasını talep ettiği delil ancak devlet yardımıyla elde edilebilecek niteliktedir. Somut olayda ise başvurucunun toplanmasını talep ettiği delil, Valiliğin genelgesiyle engellenmiştir. Dolayısıyla başvurucuya kendisinin elde etme olanağı bulamadığı delilin aksini ortaya koyma hususunda makul imkânlar sunulmamıştır. Sonuç olarak başvurucu, usule ilişkin imkânlar noktasında dezavantajlı bir konuma düşürülmüş; yargılamada silahların eşitliği ve çelişmeli yargılama ilkeleri ihlal edilmiştir.
-
-
Telefonla ve E-posta Yoluyla Yapılan Tebligatlar 7201 Sayılı Tebligat Kanuna Göre Hukuken Usulüne Uygun Kabul Edilemez
-
Tarih: 03.11.2022
… Üniversitesi Mühendislik Fakültesinde araştırma görevlisi olarak görev yapmakta olan davacının yurtdışında görevlendirildiği, çeşitli sebeplerle görevlendirilme süresinin uzadığı, ücretsiz izin bitim tarihinde göreve başlamadığı gerekçesiyle ise davacının görevinden çekilmiş sayılmasına karşı açılan davada; yurtdışında bulunan davacıya Tebligat Kanunu hükümlerine uygun şekilde tebligatta bulunulmadığına, telefonla ve e-posta yoluyla yapılan müstafi sayılma bildirimlerinin tebligat mevzuatına göre hukuken usulüne uygun kabul edilemeyeceğine Danıştay 8. Dairesi tarafından karar verildi.
-
-
Mahkeme kararıyla tespit edilen alacağın enflasyon karşısında yitirilen değerinin karşılanmaması mülkiyet hakkının ihlaline neden olur.
-
Tarih: 16.03.2022
Başvurucu, mahkeme kararı ile tespit edilip kesinleşen alacağın mahkeme sürecinde enflasyon sebebiyle kaybettiği değerinin karşılanmaması mülkiyet hakkını ihlal eder iddiası ile Anayasa Mahkemesi'ne başvurmuştur. Başvuru sonucunda incelem yapılmış ve enflasyon karşısında değer kaybeden alacağın, mülkiyet hakkını ihlal ettiğine karar verilmiştir.
-
-
Muvafakat verilmemesi nedeniyle hak kaybına uğrayan memurun yoksun kaldığı maaşların ödenmesine ilişkin karar onandı
-
Tarih: 15.11.2021
Davacı, üniversitenin memur kadrosunda aday memur olarak görev yapmakta iken Gelir Uzman Yardımcılığını kazanarak atanma talebinde bulunmuştur. Davalı idare tarafından davacıya muvafakat verilmemesi sonucunda davacının yoksun kaldığı maaş farkının ve diğer mali haklarının davacıya ödenmesine ilişkin ilk derece mahkemesi kararı, Danıştay 2. Dairesi tarafından onanmıştır.
-
-
"Sınavda Hatalı Sorulara Tekabül Eden Puanlar Eşit Şekilde Diğer Sorulara Dağıtılır" Düzenlemesi Gereği Arabuluculuk Sınavında İptal Edilen Sorular Nedeniyle Adayların Puanlarının Yeniden Hesaplanması Gerekir
-
Tarih: 02.10.2021
Olayda, mahkememizin muhtelif dosyalarında A kitapçığı 26, 43, 63. (B Kitapçığı 9, 84, 17.) soruların iptaline hükmedildiği, iptal kararları neticesinde Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği'nin "Sınavda başarı koşulu" başlıklı 45. maddesinin 5. fıkrasındaki "Sınavda hatalı sorulara tekabül eden puanlar eşit şekilde diğer sorulara dağıtılır." düzenlemesi gereğince adayların puanlarının yeniden hesaplanmasının gerektiği, dolayısıyla adayların puanlarının yeniden hesaplanması gerektiğinden bu aşamada davacının sınav sonucunun da iptali gerektiği sonucuna ulaşıldığından, dava konusu işlemde hukuka uyarlık görülmemiştir.
-
-
Vakıf Üniversitesi İle Öğretim Elemanı Arasında Çıkacak Uyuşmazlıklar İdari Yargıda Görülmelidir
-
Tarih: 07.07.2021
Vakıf Üniversitelerinde çalışan öğretim üyeleri idare hukuku kapsamında kamu personelidir. Vakıf üniversitesinde öğretim üyesi olarak çalışan davacı, devlet üniversitelerinde olduğu gibi idari sözleşme ile çalışmaktadır. Dolayısıyla vakıf üniversitesi ile öğretim üyesi arasında çıkacak uyuşmazlıklar (alacak vs.) idari yargıda görülmelidir.
-
-
Ruhsata Aykırı Yapının İdare Tarafından Yıkılmaması Nedeniyle Taşınmazın Rayiç Bedel Altında Satılması Başvurucunun Mülkiyet Hakkını İhlal Etmiştir
-
Tarih: 16.06.2021
Başvuru, komşu parselde bulunan ruhsata aykırı yapıyı idarenin yıkmamasından dolayı taşınmazın rayiç bedelinin altında satılması nedeniyle mülkiyet hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.
-
-
Sokak Köpeği Saldırısında Meydana Gelen Zarar Belediye Tarafından Tazmin Edilmelidir.
-
Tarih: 08.05.2021
Kamu hizmetinin işleyişindeki yetersizlik, aksaklık ve düzensizliğin hizmet kusuru oluşturduğu ve dolayısıyla sokak köpeklerinin saldırması sonucu meydana gelen ve devlet tarafından karşılanmayan maddi zararın karşılanması gerektiği, öte yandan duyulan elem ve ızdırabın kısmen giderilmesine dönük olarak manevi tazminatın davalı idarece ödenmesi gerektiği gerekçesiyle maddi tazminat istemi ile manevi tazminat isteminin kabulüne, maddi tazminat isteminin fazlaya ilişkin kısmının reddine karar verilmiştir.
-