-
Defter, Kayıt ve Belgelerin İbraz Edilmemesi Hâlinde Bir Vergi Ziyaı Oluşmaması ve Tarh Edilen Vergi ve Vergi Aslına Bağlı Olarak Kesilen Bir Cezanın Da Bulunmaması Sebebiyle 7394 Sayılı Kanun Gereği Alt Sınırdan Tayin Edilen Temel Ceza Üzerinden Yarı Oranında İndirim Yapılması Gerekmektedir
-
Tarih: 20.09.2024
Defter, kayıt ve belgelerin ibraz edilmemesi hâlinde bir vergi ziyaı oluşmadığı gibi tarh edilen vergi ve vergi aslına bağlı olarak kesilen bir cezanın da bulunmadığı, yine özel usulsüzlük cezasının aynı Kanun'un 359 uncu ve 371 inci maddelerinde belirtilen tarh edilen vergi ve vergi aslına bağlı olarak kesilen bir ceza olmadığı nazara alındığında; 213 sayılı Kanun'un 359 uncu maddesine 7394 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi ile eklenen "Tarh edilen vergi ve vergi aslına bağlı olarak kesilen cezanın bulunmadığı durumlarda verilecek ceza yarı oranından indirilir." şeklindeki hüküm uyarınca sanıklar hakkında, alt sınırdan tayin edilen temel ceza üzerinden 1/2 oranında indirim yapılması gerektiğinin gözetilmemesi, hukuka aykırı bulunmuştur.
-
-
AYM Ceza Yargılamasında İstinaf ve Temyiz Kanun Yolunu Başvurusunda Harç Alınması Zorunluluğunu Kaldırdı
-
Tarih: 15.02.2024
Anayasa Mahkemesi, 20.10.2011 tarihinde verdiği karar ile ceza dosyalarında istinaf ve temyiz kanun yoluna yapılacak başvurularda harç alınmasını "...Dolayısıyla kural, ödeme gücü olmayanlar bakımından mahkemeye erişim hakkını engelleyecek niteliktedir." şeklinde yaptığı açıklamalarını gerekçe göstererek Anayasaya aykırı bulmuş ve iptal etmiştir.
-
-
Kanun Yolu İncelemesi Sırasında Ayrı ve Açık Bir Yanıt Verilmesini Gerektiren Usul veya Esasa Dair İddiaların Kanun Yolu Mercilerince Cevapsız Bırakılması Gerekçeli Karar Hakkının İhlaline Neden Olabilir
-
Tarih: 19.01.2024
Karar yargılama sonucunu etkileyecek esaslı iddialara kanun yolu incelemesi aşamasında ayrı ve açık yanıt verilmemesi nedeniyle gerekçeli karar hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.
-
-
Araştırılması Talep Edilen Olguların Mahkeme Tarafından Dikkate Alınmaması Adil Yargılanma Hakkını İhlal Eder
-
Tarih: 18.08.2023
18.08.2023 tarihli ve 32283 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan, Anayasa Mahkemesi'nin ''HALİL AKKAYA BAŞVURUSU'' kararı, başvurucunun derece mahkemesinden ceza davasında cezayı azaltabilecek veya ortadan kaldırabilecek bir olgunun araştırılması talebinin reddedilmesi nedeniyle silahların eşitliği ve çekişmeli yargı ilkelerinin ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.
-
-
Başvuruya Konu Olan Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılmasına İlişkin Normların İptaline Karar Verildi
-
Tarih: 01.08.2023
İlgili başvuru, 4/12/2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun;
- 231. maddesine 6/12/2006 tarihli ve 5560 sayılı Kanun’un 23. maddesiyle eklenen (5), (6), (7), (8), (9), (10), (11), (12) ve (13) numaralı fıkraların,
- 231. maddesinin23/1/2008 tarihli ve 5728 sayılı Kanun’un 562. maddesiyle değiştirilen (14) numaralı fıkrasının,
Anayasa’nın 17. maddesine aykırılığı ileri sürülerek iptallerine karar verilmesi talebine ilişkindir.
-
-
Alkol Metre İle Kan Testi Ölçümleri Saate Göre Azalma Parametresi Çerçevesinde Değerlendirildiğinde Sınırın Altında İse Verilen İdari Para Cezası Ve Ehliyete El Koyma İşlemi İptal Edilir
-
Tarih: 30.09.2022
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun Alkol, Uyuşturucu veya Uyarıcı Maddelerin Etkisi Altında Araç Sürme Yasağı başlıklı 48. Maddesi uyarınca verilen idari para cezası verilmesi ve sürücü belgesinin altı ay süreyle geri alınması kararının iptaline ilişkindir.
-
-
İlk derece mahkemesi tarafından esasa etki edebilecek hususların incelenmeden hüküm kurulması adil yargılanma hakkı kapsamında gerekçeli karar hakkının ihlaline sebep olur.
-
Tarih: 14.09.2022
25 Ekim 2022 tarihli 31994 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan “Azmi OFLUOĞLU Başvurusu”sun konusu karar sonucunu değiştirebilecek nitelikteki esaslı iddianın karşılanmaması sebebiyle gerekçeli karar hakkının ihlaline ilişkindir.
-
-
Olağanüstü dava zamanaşımı olumsuz muhakeme şartı olarak kovuşturmaya engeldir
-
Tarih: 22.12.2021
İddianameyle “2006, 2007 ve 2008 takvim yıllarında sahte fatura kullanma” suçundan dava açıldığı ancak 213 sayılı VUK’nin 367. maddesine göre dava şartı olan mütalaa ve vergi suçu raporunun 2006, 2007 ve 2008 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme suçlarına ilişkin olduğu anlaşılmış ise de; zamanaşımı, olumsuz muhakeme şartı olarak kovuşturmaya engel olduğundan; sanığa yüklenen “2006, 2007 ve 2008 takvim yıllarında sahte fatura kullanma" suçlarının Kanundaki cezasının türü ve üst sınırına göre, 5237 sayılı TCK’nin 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen olağanüstü dava zamanaşımının, suç tarihlerinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği ve bu itibarla sanık müdafisinin temyiz nedenleri yerinde görülmüştür.
-
-
Sahte fatura düzenleme suçuna ilişkin mütalaa verilmişse zamanaşımı süresi içerisinde kamu davası açılması mümkündür
-
Tarih: 07.12.2021
2008 ve 2009 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme suçuna ilişkin mütalaa verilmesine rağmen dava açılmadığı takdirde bu suça zamanaşımı süresi içinde kamu davası açılması olanaklıdır. 2008 yılında sahte fatura düzenleme suçuna ilişkin olarak sanık hakkındaki kamu davasının gerçekleşen olağanüstü dava zamanaşımı nedeniyle düşmesine karar verilmiştir.
-
-
Sürücünün Covid-19 Sebebiyle Alkolmetreye Üflememesi ve Alkol Ölçümünü Kan Tahliliyle Yoluyla Yaptırmak İstemesi Geçerli Sebeptir
-
Tarih: 19.11.2021
Sürücünün alkol miktarının ölçülme yönteminin yalnızca teknik cihaz olmadığı, istisnai olarak bu hususun kan tahlili ile de ortaya konulabileceği, dosya içeriğine göre kronik rahatsızlığı olan kabahatli gibi kişilerin, kendilerini korumak adına bu tür alternatif yollara başvurma isteğinin alkolmetreyi üflemekten imtina etme kastı olarak yorumlanamayacağına karar verilmiştir.
-
-
Anlaşılan Sahtekarlık Sahtekarlık Değildir
-
Tarih: 19.11.2021
Sanığın başkasının nüfus cüzdanına fotoğrafını yapıştırarak resmi belgede sahtecilik suçunu işlediği kabul edilmişse de, heyetçe yapılan incelemede soğuk damga görülmediğinden aldatma kabiliyeti olmayan belge bu suçun unsurlarını oluşturmaz.
-
-
Estetik Operasyonlarda Aydınlatılmış Kişiden Rıza Alınsa Dahi Hekimler Dikkat ve Özen Yükümlülüğüne Aykırılıktan Sorumludur
-
Tarih: 16.05.2021
Hekimin gerekli tüm özen ve dikkati göstererek mesleğinin kurallarına göre doğru teşhisi koyup, bu teşhise uygun bir tedavi tavsiye etmeli ve bu tedaviyi gerekli her türlü tedbirleri alarak, kullanacağı alet ve teçhizatın da ameliyata elverişli olmasını sağlayarak kişinin rızasını aldıktan sonra estetik müdahalede bulunması gerektiği belirtilmiştir.
-
-
15 Yaşını Bitirmeyen Kişinin Cebir, Şiddet, Tehdit ya da Hile Kullanmaksızın Hukuka Aykırı Şekilde Hürriyetinin Sınırlanması Halinde Hürriyeti Tahdit Suçunun Basit Şekli Oluşacaktır
-
Tarih: 14.05.2021
Hürriyeti tahdit suçunda ilgilinin rızasının hukuki değer ifade edebilmesi için, üzerinde tasarruf edebileceği bir hakka ilişkin olması, rıza açıklayanın olayları algılama ve davranışlarını yönlendirme yeteneğinin gelişmiş olmasının yanında, 15 yaşını bitirmiş bulunması ve fiilden önce en azından fiilin işlendiği sırada rızayı açıklaması gereklidir. Aksi takdirde geçerli bir rızanın varlığından söz etmek olanaklı değildir. Bu durumda 15 yaşım bitirmeyen kişinin cebir, şiddet, tehdit ya da hile kullanmaksızın hukuka aykırı şekilde hürriyetinin sınırlanması halinde hürriyeti tahdit suçunun basit şekli oluşacaktır
-
-
Sanığın Rızası Olmaksızın Başka Bir Kişinin Sosyal Medyadaki Fotoğrafını Kendi Sosyal Medya Hesabında Paylaşması Verileri Hukuka Aykırı Verme Veya Ele Geçirme Suçunu Oluşturur.
-
Tarih: 03.03.2021
Sanığın bir başkasına ait Facebook hesabındaki profil fotoğrafını kopyalarak o kişinin rızası olmaksızın kendi facebook hesabına koyması verileri hukuka aymırı olarak verme veya ele geçirme suçunu oluşturur.
-
-
İşçiden Boş Senet Alan İşveren İş ve Çalışma Hürriyetini İhlal Suçunu İşlemiştir
-
Tarih: 02.03.2021
İşçiden bol senet alan sanıkların (işverenlerin) eyleminin birden fazla kişi tarafından birlikte işlenmiş olup olmadığı tartışılarak, suçun kovuşturulmasının şikayet koşuluna bağlı olmadığı tespit edilmeksizin şikayetin süresinde olmadığı gerekçesi ile kamu davasının düşmesine karar verilmesi kanuna aykırıdır.
-
-
Tasarlayarak Öldürme Suçunda Tasarlama Halinin Varlığı İçin Gerekli Şartlar
-
Tarih: 01.03.2021
"Tasarlama" halinin kabulü için öldürme kararının şarta bağlı olmadan alınması, ruhsal dinginliğe ulaşıldığını kabule elverişli makul bir süre geçmesine karşın eylem kararlılığından dönülmemesi ve belli bir hazırlık yapılarak sebat ve ısrarla bir plan dahilinde öldürme fiilinin gerçekleştirilmesi gerekmektedir.
-
-
Sahte Fatura Kullanma Suçundan Yargılanılan Bir davada Sahte Fatura Düzenleme Suçundan Hüküm Kurulamaz
-
Tarih: 01.03.2021
"Sahte fatura kullanma" suçundan kamu davası açıldığı, "sahte fatura düzenleme" suçundan açılmış bir dava bulunmadığı gibi birbirinden ayrı ve bağımsız suçlar olan "sahte fatura düzenleme" ve "sahte fatura kullanma" suçlarının birbirine dönüşmeyeceği hakkında.
-
-
Apartman Boşluğunda İşlenen Hakaret Suçunda Aleniyet Unsuru Gerçekleşmemiştir
-
Tarih: 01.03.2021
Sanığın hakaret fiilini apartman boşluğunda gerçekleştirdiği olayda; apartman boşluğunun herkese açık bir yer olmayıp, apartman sakinlerinin kullanımına mahsus olması ve apartman boşluğunda söylenen sözlerin herkes tarafından duyulma imkânının bulunmaması karşısında, aleniyet unsuru oluşmadığı halde hakaret suçunun alenen işlendiği kabul edilerek sanığın cezasında artırım yapılması yasaya aykırıdır.
-
-
Yaşı Küçük Mağdurun Ortak Velayet Gereği Babasının Şikayetten Vazgeçmesine Annesinin Muvafakati Gerekir
-
Tarih: 16.02.2021
Türk Medeni Kanununun 336. maddesi gereğince, velayet hakkının tek başına kullanamayacağı ve aynı Kanunun 342. maddesi gereğince, anne ve babanın, çocuklarını, birlikte temsile yetkili olup, temsil yetkisini beraber kullanabileceklerinden, babasının şikayetten vazgeçmeye, annesinin muvafakat etmesi gerekmeketedir.
-
-
İtiraz Mercii İncelemesini Yaparken Kararın Hem Maddi Hem Hukuki Yönünü İncelemelidir
-
Tarih: 14.02.2021
TCK.nın 5560 sayılı Kanunun 7. maddesi ile değişik 191/2 maddesi uyarınca hükmedilen tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinden ibaret kararlar itiraz kanun yoluna tabidir. İtiraz mercii incelemesini yaparken, sadece şekli inceleme yapmamalı, incelenen kararın hem maddi hem de hukuki yönünü ele almalı ve her yönden hukuka uygunluğunu denetlemelidir.
-