-
Tarafları ve Uyuşmazlık Konusu Aynı Olan Dosyalarda İlk Dosyadaki Arabuluculuk Tutanağı İle Arabuluculuk Dava Şartı Yerine Getirilmiş Sayılır
-
Tarih: 16.02.2024
Uyuşmazlık, arabuluculuk anlaşmama tutanağı kapsamındaki alacakların tahsili amacıyla açılan alacak davasının hukuki yarar yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmesinden sonra, aynı alacaklara ilişkin itirazın iptali davasından önce yeniden dava şartı arabuluculuğa başvurulması gerekip gerekmediğine ilişkindir.
-
-
Arabuluculuk Son Tutanağı İle Dava Tarihi Arasında Kalan Talep Dönemi İçin Arabuluculuk Dava Şartı Yokluğu Kararı Verilir
-
Tarih: 15.02.2024
Uyuşmazlık, 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacı işçinin, kadroya geçişte düzenlenen belirsiz süreli iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin tespiti ile talep edilen fark alacaklarının bulunup bulunmadığı hususundadır. Dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş, sürecin anlaşamama ile sonuçlanması üzerine 15.02.2021 tarihli son tutanak dava dilekçesine eklenerek 09.03.2021 tarihinde somut dava açılmıştır. Mahkemece hükme esas alınan ve davacının ıslahına dayanak oluşturan bilirkişi raporunda, dava konusu alacaklara ilişkin hesaplamalar 09.03.2021 olan dava tarihine kadar yapılmıştır. Arabuluculuk faaliyeti ise tarafların anlaşamadığına ilişkin düzenlenen son tutanak tarihinden önce muaccel olan alacaklar için gerçekleştirilmiştir. Arabuluculuk son tutanak tarihinden sonra, ihtilaf konusu olan son tutanak tarihi ile hesaplamaya esas alınan dava tarihi arasında kalan talep dönemi için arabuluculuk dava şartının yerine getirilmediği dikkate alındığında; bu dönem yönünden davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilmesi gerekir.
-
-
Arabuluculuğa Tabi Olmayan Bir Dava İle Birlikte Açılmış Olan Tahsil Davası Arabuluculuk Dava Şartına Tabi Olmaz
-
Tarih: 09.02.2024
Somut olayda 6100 sayılı Kanun'un 110 uncu maddesiyle düzenleme altına alınan davaların yığılması durumu söz konusu olup dava, davalıya ödenen paranın tahsili ve ortak olmadığının tespiti olmak üzere iki ayrı talep içermektedir. Konusu bir miktar paranın ödenmesi olan tahsil davası arabuluculuğa tabi ise de geçerli ortaklık ilişkisinin kurulmadığının tespitine ilişkin dava, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan bir alacak ya da tazminat davası olmadığından arabuluculuğa tabi değildir. Bu durumda arabuluculuğa tabi olmayan bir dava ile birlikte açılan tahsil davası da arabuluculuk dava şartına tabi olmayacağından aksi yöndeki mahkeme gerekçesi isabetli görülmemiştir. Şu halde İlk Derece Mahkemesince davanın arabuluculuk dava şartına tabi olmadığı gözetilmelidir.
-
-
Arabuluculuk Görüşmeleri Sürecinde Telefonda Yapılan Anlaşmalar Arabulculuk Son Tutanağını Etkilemez
-
Tarih: 09.02.2024
Uyuşmazlık, dava konusu taleplere yönelik ihtiyari arabuluculuk faaliyeti neticesinde geçerli bir anlaşma sağlanıp sağlanmadığına ilişkindir. İhtiyari arabuluculuk anlaşma tutanağı sonrasında tutanakta yer alan miktarın davalı işveren tarafından davacı işçiye banka kanalıyla ödenmiş olduğu, arabuluculuk tutanağında davacı ile telefonla yapılan görüşmeler neticesinde anlaşmaya varıldığına işaret edildiği, davacının iradesinin fesada uğratıldığına dair herhangi bir somut delilin bulunmadığı, bunun yanında 6098 sayılı Kanunun 420 nci maddesindeki ibraya ilişkin hükümlerin arabuluculuk anlaşma tutanağına ve bu müesseseye uygulanmasının mümkün olamayacağı, arabulucunun davacı işçi ile arabuluculuk sürecinde telefonla görüşmüş olmasının ve telefon görüşmeleri neticesinde mutabakata varılmasının arabuluculuk tutanağının sıhhatini etkileyecek bir olgu olarak kabul edilemeyeceği, dava konusu edilen ancak ihtiyari arabuluculuk ile üzerinde anlaşılan taleplerle ilgili dava açılamayacağı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
-
-
Arabuluculuk Son Tutanağında Alacak Kalemleri Belirtilmezse Arabuluculuk Dava Şartı Yerine Getirilmemiş Sayılır
-
Tarih: 09.02.2024
Uyuşmazlık, dava açılmadan önce arabuluculuk dava şartının usulüne uygun olarak yerine getirilip getirilmediğine ilişkindir. Somut uyuşmazlıkta, arabuluculuk sürecinin 08.10.2018 tarihinde başladığı ve aynı tarihte sonuçlandığı, anlaşamamaya ilişkin 08.10.2018 tarihli son tutanakta ise hangi alacak veya tazminat kalemleri konusunda anlaşma sağlandığı veya sağlanamadığının açıkça belirtilmediği; "işçi ile işveren ilişkisinden kaynaklanan tazminat ve işçilik alacakları" şeklinde genel bir ifadeye yer verildiği görülmektedir. Bu durumda; Yönetmelik yürürlük tarihinden sonraki dönemde yapılan başvuru sonucunda düzenlenen arabuluculuk son tutanağında hangi alacak kalemleri konusunda anlaşma sağlandığı veya sağlanamadığı açıkça belirtilmediğinden dava konusu işçilik alacaklarının tamamının arabuluculuğa konu edildiği söylenemez. Dava konusu alacaklar yönünden arabuluculuk dava şartı yerine getirilmediğinden Mahkemece davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken işin esasına girilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
-
-
Arabuluculuk Görüşmelerine Katılmayan Taraf Son Tutanak Tarihinde Temerrüde Düşmüş Kabul Edilir
-
Tarih: 09.02.2024
Uyuşmazlık, 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacı işçinin, kadroya geçişte düzenlenen belirsiz süreli iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin tespiti ile talep edilen fark ücret alacağının bulunup bulunmadığı ve hükmedilen alacaklara uygulanacak faiz noktasında toplanmaktadır. Arabuluculuk son tutanak tarihinden sonra ihtilaf konusu olan dava tarihine kadarki alacaklar yönünden arabuluculuk dava şartı yerine getirilmemiştir. İşçi muaccel alacaklarını tek tek belirtmek kaydıyla ihtarname ile işvereni temerrüde düşürebilir. İhtarnamede alacak miktarlarının belirtilmesi gerekmez. Dava tarihinden önce yürütülen arabuluculuk süreci sonucunda anlaşma yapılamadığına dair düzenlenen son tutanak bu bağlamda değerlendirildiğinde dava konusu alacakların dava tarihinden önce arabuluculuk aracılığıyla talep edilmesi karşısında davalı işverenin arabuluculuk son tutanak tarihi itibariyle temerrüde düştüğünün kabulü gerekmektedir. Bu sonuç davalı işverenin usulüne uygun davet edilmesine rağmen arabuluculuk görüşmelerine katılmadığı durumlarda da geçerlidir. Davalının daha önce temerrüte düşürüldüğü ispat edilemediğinden, Mahkemece hüküm altına alınan fark ücret, ikramiye ve ilave tediye alacaklarına arabuluculuk son tutanak tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerekir.
-
-
Arabulcunun Kusuru İle Taraflar Görüşmelere Katılmadan Sonlandırılan Arabuluculuk Faliyetinde Arabuluculuk Dava Şartı Gerçekleşmiş Sayılır
-
Tarih: 09.02.2024
Kanun’da arabuluculuk faaliyetinin en önemli parçası olan arabulucular ile ilgili oldukça detaylı hükümlere yer verilmiştir. Arabulucunun arabuluculuk faaliyeti sırasında uyması gereken kurallara uymaması yahut sorumluluklarını yerine getirmemesinin arabulucu açısından doğuracağı sonuçlar Kanunda ayrıntılı olarak düzenlendiğine göre arabulucunun kusuru sebebiyle arabuluculuk toplantısından haberdar olmadığını iddia eden tarafın kanuni düzenlemeler çerçevesinde hak arama hürriyetini kullanabileceği konusunda tereddüt olmamalıdır. Arabulucunun taraflara ulaşma ve toplantıya davet etme sorumluluğunu usulünce yerine getirmeden arabuluculuk faaliyetini sonlandırması hâlinde dahi 7036 sayılı Kanun’un 3 üncü maddesinin birinci fıkrasında öngörülen arabuluculuk dava şartının gerçekleşmiş sayılacağı kabul edilmelidir.
-
-
Arabuluculuk Süreci Sonunda Vekiller Tarafından İmzalanmış ve Asıllar Tarafından İmzalanmamış Anlaşma Belgesiyle İlamsız İcra Takibi Başlatılabilir
-
Tarih: 09.02.2024
Uyuşmazlık; dava şartı olan arabuluculuk süreci sonucunda düzenlenen anlaşma belgesinin, ilam niteliğinde bir belge olup olmadığı, davacının sadece taraf vekilleri ve arabulucu tarafından imzalanmış; asıllar tarafından imzalanmamış anlaşma belgesi ile ilâmsız icra takibi başlatmasında hukuki yararının bulunup bulunmadığına ilişkindir.
-
-
Taşınmazın Aynından Doğan Uyuşmazlıklar Arabuluculuğa Tabi Olmaz
-
Tarih: 09.02.2024
6502 sayılı kanunun 73/A maddesi uyarınca tüketici mahkemelerindeki uyuşmazlıklarda dava açılmadan arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır. Bu kuralın istisnalarından birisi taşınmazın aynından doğan uyuşmazlıklar olarak kabul edilmiştir. Taşınmaz aynına ilişkin davalar mülkiyet haklarına ilişkin olacağı gibi şahsi talep hakkı doğuran sözleşmeye dayanarak taşınmaz üzerindeki ayni hak değişikliği ortaya çıkaran bir dava da olabilir. Davacı mülkiyet hakkına dayalı el atmanın önlenmesini talep etmiş olmakla uyuşmazlığın taşınmazın aynına ilişkin olduğunun kabulü gerekir. Mahkemece uyuşmazlığın dava şartı arabuluculuk kapsamında bulunmadığı gözetilerek, işin esası incelenip, sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken, yanlış değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
-
-
Alacaklıya Karşı Açılan İstirdat Davaları Arabuluculuk Dava Şartına Tabidir
-
Tarih: 09.02.2024
Uyuşmazlık, aleyhine başlatılan icra takibine karşı itiraz etmeyerek ve menfi tespit davası açmayarak borcu cebri icra tehdidi altında ödemek zorunda kalan davacı tarafından, ödemiş olduğu paranın kendisine verilmesi için alacaklıya karşı açılmış olan istirdat davasının, arabuluculuğa tabi olup olmadığına ilişkindir.
-
-
Sigorta Şirketine Karşı Açılan Haksız Eylem Nedeniyle Maddi Tazminat Davaları Arabuluculuk Dava Şartına Tabi Değildir
-
Tarih: 09.02.2024
Uyuşmazlık, hasarlı trafik kazasından kaynaklanan haksız eylem nedeniyle maddi tazminat isteğine ilişkindir. Davacının tacir olmayan gerçek kişi olduğu davacıya ait araca davalı şirkete ait aracın dava dışı sürücüsünün kusurlu eylemi ile çaptığından bahisle araçtaki değer kaybı, ikame araç bedeli ve eksper masraflarından kaynaklanan maddi zararın dava konusu edildiği; başka bir anlatımla davanın haksız eyleme dayandığı ve 6102 Sayılı TTK un 4.maddesi içeriğinde belirtilen nitelikte bir ticari davadan söz edilemez. Dava dilekçesinde gösterilen davalılar işleten ve TTK sigorta hükümlerine göre zarar gören gerçek kişi davacıya karşı müteselsilen sorumlu olup, müteselsil sorumlu davalılar arasında ise zorunlu dava arkadaşlığı değil, ihtiyari dava arkadaşlığı bulunmaktadır. Sigorta hükümleri TTK'da düzenlendiğinden, diğer davalı sigorta hakkındaki dava mutlak ticari dava iken, haksız fiil sorumluları olan işleten davalı hakkındaki dava, mutlak ticari dava olmadığı gibi, davalı sigorta hakkındaki dava tefrik edilerek ayrı bir esasa kayıt edilmiştir. Davalı işleten bakımından 6102 Sayılı TTK un 4.maddesi içeriğinde belirtilen nitelikte bir ticari davadan söz edilemeyeceğinden, ilk derece mahkemesince davanın ticari dava kabul edilerek zorunlu arabuluculuk dava şartı gerçekleşmediğinden usulden reddine karar verilmesi isabetsiz olduğundan, davacı vekilinin istinaf istemi yerinde bulunmuştur.
-
-
Tüketici Hakem Heyeti Kararlarına Yapılan İitrazlar Arabuluculuk Dava Şartına Tabi Değildir
-
Tarih: 09.02.2024
Uyuşmazlıkta, davalı vekili, davacının talep ettiği miktarın iade edildiğini ve Burdur İl Tüketici Sorunları Hakem Heyeti kararının mükerrer ödeme riski taşıdığını ileri sürerek, davacının 12.02.2019 tarihli kararın iptalini talep etmiştir. Ancak mahkeme, uyuşmazlığın arabuluculuğa tabi olduğunu belirterek, arabuluculuk kurallarına uyulmadan açılan davanın dava şartının gerçekleşmediği gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu'nun 18/A maddesi ile Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun'un 73/A maddesi göz önünde bulundurulduğunda, tüketici hakem heyeti kararlarına yapılan itirazlarda arabuluculuğa ilişkin hükümlerin uygulanmayacağı anlaşılmaktadır.
-
-
Ticari Nitelikteki Menfi Tespit Davalarında Arabuluculuk Dava Şartına Tabi Değildir
-
Tarih: 08.02.2024
Menfi tespit davasının niteliği gereği verilen kararlarda, yalnızca davacının borçlu olup olmadığı belirlenmekte, borçlu olmadığı kısma ilişkin olumsuz tespit hükmü kurulmaktadır. Bu hüküm, herhangi bir alacağın tahsilini gerektirir nitelikte bir ilam olmadığından esasa yönelik olarak İİK m. 32 uyarınca doğrudan ilamların icrası yolu ile takibe konulamaz. Oysa arabuluculuk sonucu verilen kararlar ilam hükmünde olup, cebri icra yoluna başvurulabilecek niteliktedir. Ancak menfi tespit davaları sonucunda verilen hükümler esasa yönelik olarak cebri icraya konu edilip infaz edilemeyeceğinden, ticari davalarda arabuluculuğa başvuruyu dava şartı olarak öngören madde hükmünün amaçsal yorumundan Yasa Koyucu’nun bilinçli olarak menfi tespit davalarını arabuluculuk dava şartına tabi tutmadığı anlaşılmaktadır. Bu nedenle, ticari nitelikteki menfi tespit davalarında dava açılmadan önce arabuluculuğa gidilmesinin zorunlu olmadığı ve arabulucuya gidilmiş olmasının bir dava şartı olmadığı kanaatine varıldığından uyuşmazlığın giderilmesine karar vermek gerekmiştir.
-
-
Yargılama Sırasında Islah Dilekçesiyle Ortaya Çıkan İşçilik Alacağı Arabuluculuk Dava Şartına Tabidir
-
Tarih: 08.02.2024
Dava dilekçesinde talep konusu yapılmayan bir işçilik alacağı, dava konusu alacaklarla aynı veya birbirine benzer sebeplerden doğmak şartıyla, ayrıca bu alacağa ilişkin peşin harç yatırılmak kaydıyla kısmi ıslahla talep edilebilir ise de, dava şartı arabuluculuk hükümlerinin 01/01/2018 tarihinde yürürlüğe girdiği dikkate alındığında, ıslaha konu edilen yıllık izin ücreti alacağı yönünden arabuluculuğa başvuru şartının yerine getirilmediği anlaşılmakla söz konusu alacağın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilmesi gerekir.
-
-
Asıl Davada Arabuluculuğa Başvulduğu Takdirde Karşı Davada Dava Şartı Olarak Arabuluculuk Şartı Yerine Getirilmiş Sayılır
-
Tarih: 08.02.2024
Dava, ticari satım sözleşmesinden kaynaklanan bakiye alacağın tahsili, davasıdır. İstinafa gelen uyuşmazlık temelde, karşı davada dava şartı olarak arabuluculuğu başvurulup başvurulmadığı noktasındadır. Karşı davaya konu uyuşmazlık için itiraza uğrayan icra takibi kapsamında daha önce arabuluculuğa başvurulmuş olup, KDV alacağının alacak davasında talep edilmesi halinde tekrar arabuluculuğa başvurulmasına gerek yoktur. Hal böyle iken mahkemece tefrik edilen karşı dava yönünden dava açılmadan önce arabuluculuğu başvurulmadığı gerekçesiyle davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmesi doğru olmamıştır.
-
-
Arabulucular Davet Gönderirken Başvuruculara Ulaşmak İçin Tüm Yolları Denemezse Dava Şartı Arabuluculuk Yerine Getirilmemiş Sayılır
-
Tarih: 08.02.2024
Dosya kapsamında davacının arabulucuya başvururken davalının telefon numarasını ve adresini de bildirdiği halde son tutanakta sadece elektronik posta adresine davet gönderildiği, ancak katılmadığı gerekçesiyle arabuluculuğun sona erdirildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda taraflara ulaşmak için tüm yolların denenip denenmediğinin ve davetin gönderildiği elektronik posta adresinin hangisi olduğunun yazılmadığı son tutanağın Kanun'un 18/A/7 hükmüne ve Yönetmeliğin 24/3 hüküme uygun olduğu söylenemez. Dolayısıyla dava şartı olan arabuluculuğa başvuru da sağlanmamıştır.
-
-
Arabuluculuk Faaliyeti Sonunda Anlaşmaya Varılması Hâlinde, Üzerinde Anlaşılan Hususlar Hakkında Taraflarca Dava Açılamaz
-
Tarih: 17.01.2024
Dava eser sözleşmesinden ayıp nedeniyle feshi ile ödenen bedelin iadesi ve cezai şart istemlerine ilişkin açılan davadan önce taraflarca imzalanan arabuluculuk anlaşma tutanağının iş bu davaya etkisine ilişkindir. Karar Arabuluculuk anlaşma tutanağının ilam niteliğinde olduğu ile ilgili olup, kararda 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun "Tarafların Anlaşması" başlıklı 18. maddesinin 5. maddesinde "Arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılması hâlinde, üzerinde anlaşılan hususlar hakkında taraflarca dava açılamaz." hükmüne yer verilmiştir.
-
-
Arabuluculuk Son Tutanağında Yer Almayan Ancak Dava Konusu Edilen Ücret Farkı Alacağının Arabuluculuk Görüşmelerine Konu Edildiği ve Bu Alacak Hakkında da Anlaşmaya Varılmadığının Kabulü Olanaklı Değildir.
-
Tarih: 17.01.2024
Dava, davacının talep edilen ve hüküm altına alınan alacaklara hak kazanıp kazanmadığı, davalı ... ile davalı Şirketler arasındaki ilişkinin hukuki niteliği, buna göre davalı İdarenin hüküm altına alınan alacaklardan sorumlu olup olmadığı, faiz başlangıcı ve ücret farkı alacağında arabuluculuk dava şartının yerine getirilip getirilmediği noktalarındadır.
-
-
Arabuluculuk Görüşmelerinden Sonra Taraflardan Birinin Vefatı Durumunda Husumet Eksiliğinden Davanın Reddine Karar Verilemez
-
Tarih: 17.01.2024
Dava, arabuluculuk görüşmelerinden sonra dava tarihinden önce vefat eden davalı yönünden husumet ehliyetine ilişkindir.
-
-
Arabuluculuk Görüşmeleri Sonunda Yargılama Giderlerinin Aleyhine Hüküm Verilen Taraftan Alınması Gerekir.
-
Tarih: 17.01.2024
Dava 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacı işçinin, kadroya geçişte düzenlenen belirsiz süreli ... sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin tespiti ile talep edilen fark alacağının bulunup bulunmadığına ve arabuluculuk sonucu yargılama giderlerinin yükletilmesine ilişkindir.
-