Sosyal Medya Vergisi İstisnası: Şirket Kurmak mı, İstisna Belgesi Almak mı?

• 28.02.2024
• Av. Arb. Dr. Y.Burak ASLANPINAR

Sosyal Medya Vergisi İstisnası: Şirket Kurmak mı, İstisna Belgesi Almak mı?

Bu videoda, konuğum Mali Müşavir Berkay Özgüven ile birlikte sosyal medya vergi istisnasından yararlanmak için şirket kurmanın mı yoksa istisna belgesi almanın mı daha mantıklı olduğunu inceledik. Özellikle Youtuberlar için önemli olan bu konuda, her iki seçeneğin de avantajlarını ve dezavantajlarını karşılaştırarak somut veriler sunduk ve en uygun seçeneği seçmeniz için yol gösterici olmaya çalıştık. Videoda şu konuların üzerinde durduk * Sosyal medya vergi istisnası nedir? * İstisnadan kimler yararlanabilir? * Şirket kurmanın avantajları ve dezavantajları * İstisna belgesi almanın avantajları ve dezavantajları * Youtuberlar için hangi seçenek daha mantıklı? * *Vergi incelemerinde sosyal medya vergi istisnası nasıl olacak? * Videoyu izledikten sonra, sosyal medya vergi istisnasından yararlanmak için en uygun seçeneği seçebileceksiniz. Videoyu beğenmeyi ve kanalıma abone olmayı unutmayın!

Merhaba, Burak Aslanpınar ben. Bugün kanalının bir konuğu var. Öncelikle kısaca kendimden bahsedeyim.

 

Hukuk Fakültesi mezunum. Daha sonra Maliye Bölümünde Yüksek İhsan Doktora çalışması yürüttüm. Ağırlıklı vergi hukuk üzerine.

 

Hem uygulamada yer alıyorum hem de akademik çalışmaların içerisinde yer alıyorum. Ama vergi hukukuyla ilgili bazı konularda özellikle hesaplamalarda biz hukukçular mali müşavirlerle dirsek teması içerisinde çalışıyoruz. Özellikle işin yargı öncesi kısmında mali müşavirler zaten işin daha çok tekniğini biliyorlar.

 

İçindeler. Dolayısıyla aslında bir rekabet yok. Bir iş birliği var.

 

Bu iş birliğinde de aynı zamanda kendisine benim mali müşavim olan Berkay Özgüven'i çağırdım kanalıma. Bugün konumuz sosyal medya vergi istisnasında hem biraz yeni gelişmelerden bahsedeceğiz hem de bir hesap yapacağız. Diyeceğiz ki acaba istisna belgesini almak mı daha mantıklı? Yoksa şahıs şirketi diye bilinen şahıs mükellefiyetiyle mi beyanda bulunmak mantıklı? Yoksa şirket kurmak mı daha mantıklı? Hesap kitap yapacağız.

 

Örneklerle ilerleyeceğiz. Bir de uyarmak istediğimiz bir konu var. Vergi incelemeleri çok fazla.

 

Youtuberlar, influencerlar, e-ticarette çok ciddi vergi incelemeleri var. Cezalar kesiliyor. Güncel bir durumdan bahsediyoruz.

 

Bu konuda da nasıl bir yol izlenebilir? Ne yapmak lazım? Hangisi mantıklı? Yargıya mı götürmek lazım? Bu idari aşamada yapılabilecekler, uygulanabilecek indirimler nelerdir? Bunlardan bahsedeceğiz. Hoş geldin Berkay. Hoş bulduk.

 

Teşekkür ediyorum öncelikle. Ben mali müşahirim. Yaklaşık 12 yıldır özel sektörde denetim şirketlerinde çalıştım.

 

Kendimde mali müşahirlik yapıyorum. Bu özellikle son dönemde yani 5 yılda internet üzerindeki gelirde bir artış söz konusu. Burada maliyenin tespitleri de 1 trilyon lirayı açtığında konusunda bir tespiti var.

 

Çok ciddi bir gelir. Ciddi bir rakam. Bunun da tabii ki nedeni artık gerek ticari hayatta gerekse sosyal medya tarafının yoğun kullanımın olması.

 

Özellikle son dönemde bu elektronik para kuruluşları vs. ve banka hesapları vasıtasıyla Maliye Bakanlığı tarafı tespitlerini yapıyor. Yoğunlaştırmaya da başladı açıkçası.

 

Bizim bildiğimiz kadarıyla özellikle elektronik para kuruluşları üzerinden edindikleri bilgiyle ağırlıklı olarak yaklaşık 100 bin mükellef üzerinde hiçbir beyanım olmadığına dair bir tespit söz konusu. Burada bu gelirler elde ediliyor. Belki hani o dönemde çok göze alınmıyor bu risk ama süreç içerisinde ciddi cezai belgisayar açıdan cezai yaptırımlarla karşılaşılma ihtimali var.

 

Bugün de sizlerle bu konuyu değerlendirmeye çalışacağız. Hangisi daha avantajlı? İstisna belgesi almak mı? Vergi mükellef olmak mı? Bu konular üzerinde görüşeceğiz. Biraz hesap kitap yapalım.

 

Hem böyle somut olsun. Çünkü her şey biraz böyle soyut da kalabiliyor. Yani aslında şunu söylüyoruz.

 

Daha önceki içeriklerde istisna belgesi almak müthiş avantajlı bir şey. Sadece %15 ver kesintisi var. Kdv yok ama her durumda da avantajlı olmayabilir.

 

Gidenleriniz çok olabilir. Bu durumda biraz hesap yapalım. Farklı örnekler üzerinden gidelim dedik.

 

Daha somut olsun. Kendi durumunuzu tabii ki değerlendiriyor olmanız lazım. Peki şimdi diyelim ki burada takip edenler, izleyenler dediler ki benim hala hazırda bir şirketim var.

 

Bunu kapatayım mı? Yoksa hiçbir şey yapmadım. İstisna belgesi alıp öyle mi yapalım? Ben örnek üzerinden gideyim. 1 milyon lira benim yılda gelirim var.

 

Sosyal medya üzerinden. Bu 1 milyonluk geliri acaba istisna belgesi olarak mı tahsil etmek daha mantıklı? Yoksa şahıs şirketi dediğimiz vergi mükellefiyeti açtırdım veya hala hazırda var. Onun üzerinden fatura kesmek mi daha mantıklı? Yoksa bilimcil şirketi, anonim şirketi.

 

Onlar da aslında tek kişi kurulabiliyor. Hangisi daha mantıklı? 1 milyon liradan bir örnek verelim bakalım ne olacak? Burada aslında sorunun cevabı yapılan gidere bağlı. Yapılan hizmetin karşılığında gider söz konusu oluyor.

 

Bu son dönemde de ciddi derecede artmış durumda. 300 bin lira da giderim olsun mesela. Örnek verelim 300 bin lira da giderim olsun.

 

Stopaj endeksli yani istisna belgesi alarak bir kişi üzerinden gidersek, direk banka hesabı üzerinden zaten detaylar artık biliniyor. Çokça videomuz var bu konuda kanaldan ulaşabilirler zaten. Direk stopaj kesintisi yapılarak Çin usulü olarak da geçiyor bu.

 

Belgileme söz konusu olabiliyor. Bu durumda avantajları vs. zaten siz önceki dönemlerde de bahsetmiş oldunuz.

 

Şimdi örnek olarak ederlerse 1 milyon gelir elde eden bir kişi mesela şahıs şirketi olsun. Yani anonim veya limitet şirket değil. Kendi şahısına ait bir şirketi olsun.

 

Dediğiniz gibi 300 bin lira da bir gidere katlandığı zaman bu da yaklaşık olarak bir 246 bin lira gelir vergisi ve KDV yönünden vergi yükü olacak. 250 bin lira diyebiliriz. 4'te 1 vergi ödüyor.

 

%25 vergi ödüyor. İstisna belgesi olsaydı sadece %15 vardı. Yani 150 bin lira bir gideri olmuş.

 

KDV yok onda zaten. Beyanlame de vermiyor hatta. Malum işe ait bir gideri de yok.

 

Gerek kalmıyor demeyelim. Yine mutlaka danışmanlık alınması gereken konular var, oluyor. Hem hukuki hem de mali açıdan.

 

Ama sürekli bir beyanlame verme olmadığı için bizim ülkemizde beyanlame verirken de sıfır verecek olsanız bile beyanlamenin de bir vergisi var. Mesela onu da ödememiş oluyorsunuz. En azından böyle bir avantajı var.

 

Şirket özelinde de 260 bin lira. Diyelim ki şahıs şirketi değil, limitet veya anonim şirket kurmak istiyor. 1 milyon geliri var.

 

300 bin ile sabit tutalım giderini. 260 bin lira bir vergi yükü oluşuyor. Yine kurumlar vergisi ve KDV yönü.

 

İkisinin toplamında. Yani o zaman şahıs mükellefiyeti ile anonim limitet şirketi arasında çok da büyük bir fark yok. Ama yine istisna belgesi almak çok avantajlı.

 

Şahıs üzerine olmuş oluyor. Peki diyelim ki 1 milyon lira değil, benim 500 bin lira bir gelirim var. 300 bin lira gidelim aynı kalsın.

 

Bu durumda nasıl oluyor? Bu durumda direkt yine 500 bin liranın %15 üzerinden bir istisna belgesi olduğu varsayıma altında vergileme olacak. 75 bin lira bir stopaj ödemesi söz konusu olacak. Gelir vergisi yönünden de KDV ve şahıs firması olduğunu düşündüğümüzde gelir vergisi ve KDV yükü ise 60 bin lira olacak.

 

Yine şirkette kurumlar vergisi mükellefi olduğunu düşünelim. Yani 500 bin liralık bir geliri var. E-ticaret, sosyal medya vs.

 

gibi. 75 bin lira bir kurumlar vergisi ve KDV yükü olacak. Bu durumda avantaj, gelirin düşük olmasından ve giderin yüksekliğinden kaynaklı şahıs firmasından yana görünüyor.

 

Ama tabi burada gelir tutarı yükseldiği zaman, yükselmeye başladıkça, biz şirket kurulmasının daha avantajlı olacağını söylüyoruz. Çünkü gelir vergisi bilindiği üzere artan oranlı bir vergis sistemi. Yani o zaman 500 bin lira gelirim var.

 

Biraz da yeni aslında. Şöyle bakabiliriz. Çok yeni başladım ama gelirim de fena değil.

 

Bu durumda giderim çok olabilir. Belki şahıs şirketi mantıklı olabilir. İlk etapta YouTube, influencerluk faaliyetimiz çok yeni başladı.

 

Bu durumda da istisna belgesi alıp sadece %15 kesintiye bakabiliriz. Bu arada şunu yine söyleyelim. Bağ kur hepsinde var.

 

Eğer siz bir yerde çalışan değilseniz, 4 ağlı değilseniz, yine bağ kur ödeyeceksiniz. Bu bağ kur ödediğinizi, şahıs şirketinde veya bir şirket söz konusuysa bunda gider yazabiliyorsunuz. En azından böyle bir avantajı var.

 

İstisna belgesi olunca, hiçbir şeye gider yazamıyorsunuz. Bu değerlendirimi onun için yapıyoruz. Peki, dedin ki çok yüksek olduğunda durum değişebilir.

 

Mesela 2 milyon lira gelirimiz var, giderimiz yine sabit olsun. 300 bin lira karşılaştırmak en azından makul olsun. Orada da yine istisna belgesi olanlar için 2 milyonun %15 üzerinden yaklaşık olarak 300 bin liralık bir stopaj yükümüzde doğuyor.

 

1 milyon 700 bin lira bizim cebimizde olduğu gibi giriyor. Temiz giriyor. KDV yok, başka bir şey yok.

 

Gelir vergisi olmuyor. Direkt stopajla muhatap oluyorsunuz. Şahıs şirketi olduğunu düşündüğümüzde de 300 bin liralık bir gelir vergisi 283 bin lira bir KDV yükü toplamında yaklaşık 583-600 bin lira civarında yaklaşık olarak istisna belgesi aldığını düşündüğümüzde 2 katı bir vergi yüküyle karşılaşılıyor.

 

Şirket açısından da rakam 633 bin lirayı gösteriyor bize. Bu hesaplamaları yaptığımızda. Aşağı yukarı aynı.

 

Tabi gelirin yüksekliğinden dolayı şahıs şirketiyle Anadolu İmparatorluğu Şirketi vergi veriyor. O zaman aslında hani bu sosyal medya istisnası dışında gider çok önemli bu arada gider ama gider sabit olduğunu düşündüğümüzde belli bir tutara kadar şahıs şirketi açmakla limited anonim şirket kurmak arasında çok da büyük bir fark olmadığını görüyoruz. Üstelik şöyle bir durum var.

 

Geliri şirket elde ediyor. Değil mi? Yani sonuçta o şirketten şahsa gelirin geçmesi için de belli aşamalar gerekiyor. Oralarda da bazı vergi yükleri çıkabilir.

 

Onun için sanki belli bir miktara kadar yine de %40'a varan vergi ödeme ihtimali olsa da yine de şahısta kalmakta fayda var gibi görünüyor. Evet. Orada dediğiniz gibi bir gelirin ne derece arttığı önemli.

 

Bir de gider tarafında bir değişiklik var. Bu iki endekse bakarak karar vermek daha doğru. Bir diğer önemli konu.

 

Şimdi biz özellikle son dönemde çok sık duyuyoruz. Biz de karşılaşıyoruz. Maliye tarafından bu YouTube ve Twitter'dan, Twitch'den, TikTok'dan vesaire hiç fark etmiyor.

 

Hatta özellikle e-ticaret üzerinde bir tespitler ciddi derecede ilk başta da bahsettiğimiz gibi artmaya başladı. Vergi incelemeleri var. Vergi incelemeleri bolca var.

 

Yani dediğimiz gibi 100.000'e yakın. Yazılar gidiyor. Yazılar gidiyor.

 

Yani örneğin mesela az önceki örnek gibi 1 milyon gelir elde etmişsiniz. Bunu belirtebilirsiniz. Nerede bunun vergisi? İstisna vergisi alınmamış.

 

Herhangi bir şahıs veya şirket şirket kurulmamış. Herhangi bir vergiyle alakalı hiçbir durum yok. Nasıl bir belge geliyor peki? Ne diyor maliye vergi idaresi? 1 milyon lira bir kere öncelikle şuradan başlayalım.

 

Nasıl tespit edilebilir? Bir banka hesabı doğal olarak yani işte Google'dan para yattı banka hesabınıza. Zaten bu doğrudan tespit edilebilir bir durum. Ama banka hesabına para yatmıyorsa görünmez diye bir durum yok.

 

Bu elektronik para kuruluşları var. Sanal Post da bunlara dahil. Bu kuruluşlar üzerinden bir para yatıyor olabilir.

 

Ya da belki kripto para da olabilir. Kripto para borsalarındaki bilgiler de paylaşılıyor. Tespiti yani böyle yapabiliyorlar.

 

Sonra nasıl bir yazı gönderiliyor? Sonra herkesin bağlı olduğu vergi idaresi vardır. Yani illaki bir işle iştirhal etmesine gerek yok. Bu vergi dairesi kanalıyla yani o vergi dairesi ile bağlı olduğu, oturduğu yere göre değişiyor ikametkârına göre.

 

Bir yazı gidiyor. Bu yazı da ükellefin bir gelir elde ettiği bu konuyla ilgili bir izah isteniyor. İzaha davet.

 

Bu süre genelde bu yazılar geliyor ancak gerek teknik bilgi yetersizliği gerekse pek umursamamaktan kaynaklı olabilir. Cevap verilmiyor. Bu yazılara nasıl olsa bir şey olmaz veya afgan mı çıkar, yapılan mı çıkar vs.

 

gibi nedenlerden dolayı bu süreler kaçırılıyor. Bu süreler çok önemli. Çünkü bu yazı geldikten sonra 15 gün süre içerisinde gerekli işlemleri tamamlarsanız ciddi derecede vergisel olarak ceza durumundan sıyrılmış oluyorsunuz.

 

Yani %20'lik bir indiriminiz oluyor mesela. Örneğin. Bu da cezada indirim olarak da değerlendiriyoruz.

 

Dolayısıyla bu tarz yazı alındığı zaman ekseriyetle harekete geçilmesi gerekiyor. Cevap verilmesi gerekiyor ve sürecin neticelendirilmesi gerekiyor. Çünkü artık sizin de bahsettiğiniz gibi online bir dünyada yaşıyoruz.

 

Maliye Bakanı da bu verileri istediği bilgiyi her yerden alabiliyor. Yani elektronik para kuruluşu vs. Kendinizi görünmez zannetmeyin.

 

Yurt dışındaki şeyden yatıyor para. O görünmez. Şöyle olur.

 

Yok parayı henüz çekmedim. Bunların hepsinin aslında bilgisi alınabiliyor. Özellikle uluslararası bilgi paylaşımı anlaşmaları var Türkiye'nin de taraf olduğu.

 

Dolayısıyla burada yurt dışındaki bir site, şu hesabıma yattı, bu hesabıma yattı. Öyle bir kaçma imkanı yok. Onu söyleyelim.

 

Dolayısıyla dikkatli olunmasında bir gelir elde ediliyorsa bunun vergisel avantajlarını değerlendirilip hangisinin daha avantajlı olduğuna yönelik çalışmalar yapılıp ilerlenmesi gerekiyor. Yani gelir elde edip yokmuş gibi davranamayız. Çünkü öyle bir sistemde değiliz şu an.

 

Her şey online dediğimiz gibi. Her şey görünüyor. Maliye Bakanlığı da bütün verileri hakim.

 

Az önce de bahsettiğimiz gibi 100.000 mükelleften bahsediyoruz. Şimdi 100.000 kişi incelemeye özellikle bu sosyal medyaya gelir, e-ticaret gelir elde edenler incelemeye girdi. Bunlara izaha davet yazısı gönderildi.

 

Diyelim ki burada işte bize indirim mekanizması mantıklı gelmedi. Uzlaşma seçeneği var. Uzlaşmada da mümkün olmadı.

 

Bu durumda artık bir ihbarname düzenleniyor. İhbarname düzenlenince 30 gün içerisinde vergi mahkemesinde dava açılabiliyor. Bu dava aşamasından da ben kısaca bahsedeyim.

 

Dava açıldıktan sonra 30 gün içerisinde vergi mahkemesi karar verinceye kadar herhangi bir tahsil işlemi yok. Bir kere bu çok sorulan bir soru. Hani bir inceleme yapıldı, vergi istendi, ceza kesildi.

 

Vergi mahkemesinde dava açıldığında aşağı yukarı 1-1,5 sene sürüyor. Bir vergi mahkemesinde davanın sürmesi. Bu süre zarfında herhangi bir para ödemek söz konusu olmuyor.

 

Tahsil işlemleri kendi elinden duruyor. Vergi mahkemesi eğer iptal ederse kararı idari işlemi, vergi tahliyatı ve ceza kesme işlemini iptal ederse zaten ortadan kalkmış oluyor. Sonra da zaten istinaf süreci eğer gerekiyorsa temiz süreci oluyor.

 

Yargı aşaması da bu şekilde. Ha şurada hemen bir duruma değinmiş olalım. Bir gelmişken.

 

Burada vergi müfettişleri tespit yaparken bazı farazi, varsayıma dayalı ister istemez. Doğal olarak. Bu kişi aşağı yukarı şu kadar gider yapmıştır.

 

Şu kadar maliyeti vardır. Şu kadar gelir elde etmiştir diye bazı varsayımlara dayanıyorlar. Bu konularda da mahkemelerin kararları var.

 

Kesinleşmiş kararlar. Takip ettiğimiz davalarda da dedi ki mahkeme buradaki varsayım, buradaki tespit, buradaki yüzdesel farazi yola çıkma yerinde değil. Bu şekilde bir tahliyat yapıp ceza kesilemez.

 

Dediği kararlar var. Dolayısıyla şöyle bakalım. Vergi mahkemesinde iptal edilebilir.

 

Ama daha öncesindeki aşamada izaha davetle başlayan idari süreçte de hesaplama yapılıp acaba ben bunu yargıya götürürsem ne olur? Bu aşamada ödersem ne olur? İndirim mekanizmaları nedir? Buna da bakmak lazım. Burada da ya aman işte vergi dairesinden yazı geldi hemen gidelim ödeyelim veya bir şey olmaz ne olacak? Yarın öbür gün af çıkar da dememek gerekiyor. Çünkü bütün işleriniz kilitlenebilir.

 

Bir de şöyle özellikle inceleme, vergi inceleme sürecinde çok çekiniliyor. Yani bir yazı geldiği zaman ancak bazı durumlarda vergi incelemesi de avantajla bulunuyor. Çünkü örnek veriyorum izaha daveti kaçırdınız.

 

Beyaname verip düzeltme yapacaksınız. Belki incelemeye girseniz daha avantajlı olacak. Neden? Çünkü bir gider yazma ihtimaliniz olacak.

 

Orada gider de var çünkü. Katlanılan bir gider söz konusu. İnceleme sürecinde bunlar ispat edildiğinde vs.

 

daha düşük bir vergi yüküyle karşılaşılabilir. Ondan sonraki dava aşamaları vs. onlarda ayrı bir öneme sahip.

 

Peki. Teşekkür ediyorum. Ben teşekkür ediyorum.

 

Belki daha sonra başka konularda da bir araya geliriz. Bence bu iki mesele de önemliydi. Sosyal medyadan ve el ticaretten gelir elde edenler için.

 

Hangisini tercih edelim? İstihbarat vergisi mi alalım? Şahıs şirketi veya ameliyatör müteşrik et mi kuralım? Bunlar arasında bir inceleme karşılaştırma yaptık. Bir de bu vergi incelemelerinde son dönemde nelerle karşılaşılabilir? Bunları söylemiş olduk. Daha sonra görüşmek üzere.

 

Takipte kalın. Hoşçakalın.