-
Tarih: 05.12.2022
Yapılandırma yapılan dönemde şirketle ilgisi kalmamış eski ortağa ödeme emri düzenlenmesi hukuka uygun değildir.
T.C. DANIŞTAY ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas : 2022/1719
Karar : 2022/5139
Tarih : 05.12.2022
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : ... Vergi Dairesi Müdürlüğü/... VEKİLİ : Av. ...
KARŞI TARAF (DAVACI) : ...
İSTEMİN KONUSU : ... Vergi Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararına yöneltilen istinaf başvurusuna ilişkin ...Bölge İdare Mahkemesi ...Vergi Dava Dairesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, asıl borçlu ...Güvenlik Malzemeleri Ticaret Limited Şirketi'nden alınamayan 2005 ila 2012 yıllarına ait muhtelif kamu alacağının tahsili amacıyla ortak sıfatıyla düzenlenen ...ila ...takip numaralı ödeme emirlerinin iptali istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Yapılandırma kanunları kapsamında gerçekleştirilen başvurularla borcun nitelik değiştirdiği kabul edildiğinden yapılandırılan borcun ödenmemesi halinde önce asıl borçlu şirketin takip edilmesi, kamu alacağının asıl borçlu şirketten tahsil edilemeyeceğinin anlaşılması durumunda da yapılandırma ve vade tarihlerinde asıl borçlu şirketin temsilcisi ve ortağının takibi gerekmekte olup asıl borçlu şirketin 07/11/2014 tarihli başvurusu üzerine 6552 sayılı Kanun uyarınca yapılandırılan ancak ödenmeyen söz konusu vergi borçlarının yapılandırılmasından önce 18/06/2012 tarihinde hisselerini devrederek şirketten ayrılan davacının belirtilen borçlar nedeniyle sorumlu tutularak takibe alınmasında hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu ödeme emirleri iptal edilmiştir.
Bölge Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusunun, usul ve hukuka uygun olduğu sonucuna varılan Vergi Mahkemesi kararının kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Asıl borçlu şirket tarafından kamu alacakları yapılandırılmış olsa da şirketin yapılandırılan borçları ödememesi nedeniyle yapılandırmanın iptal edildiği, malvarlığı araştırmasının sonuçsuz kaldığı, davacının borçtan sorumluluğunun devam ettiği, dava konusu ödeme emirlerinde hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...'ÜN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Üçüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Davacının 15/12/1994 ile 18/06/2012 tarihleri arasında ortağı olduğu ...Güvenlik Malzemeleri Ticaret Limited Şirketi tarafından 07/11/2014 tarihinde vergi borçlarının 6552 sayılı Yasa kapsamında yapılandırıldığı, taksitlerin süresinde ödenmemesi nedeniyle yapılandırmaların iptal edildiği, sözü edilen firmadan alınmayan kamu alacağının tahsili amacıyla ortak sıfatıyla dava konusu ödeme emirlerinin düzenlendiği anlaşılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT :
6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 35. maddesinde limited şirket ortaklarının şirketten tamamen veya kısmen tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan (06/06/2008 tarihinde yürürlüğe giren 5766 sayılı Kanun değişikliği öncesinde şirketten tahsil imkanı bulunmayan) amme alacağından sermaye hisseleri oranında doğrudan doğruya sorumlu olacakları ve bu Kanun hükümleri gereğince takibe tabi tutulacağı kurala bağlanmıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Yapılandırma kanunları kapsamındaki yapılandırma sonucunda vergi borçlarıyla ilgili olarak ortaya yeni bir hukuki durum çıkmasına karşın, bu durumun; şirket tüzel kişiliği nezdinde yapılandırma öncesinde usulüne uygun biçimde tamamlanmış olan takibin yeniden başlatılmasını başka bir ifadeyle yapılandırmanın ihlalinden sonra asıl borçlu adına yeniden ödeme emri düzenlenerek mal varlığı araştırması yapılmasını gerektirdiğinden söz edilemez.
Ancak gerek yapılandırma ve gerek ihlali sırasında bu şirketle ilgisi bulunmayan davacının söz konusu borçlar nedeniyle sorumlu tutularak adına düzenlenen ödeme emirleriyle takibe alınmasında hukuka uyarlık bulunmadığından yazılı gerekçeyle verilen Vergi Mahkemesi kararına yöneltilen istinaf başvurusunun reddine dair kararda sonucu itibarıyla hukuka aykırılık görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
Vergi Dava Dairesi kararına yöneltilen TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİNE,
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin de ilgili Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 05/12/2022 tarihinde oyçokluğuyla kesin olarak karar verildi.
(X)-KARŞI OY :
6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 35. maddesinde, limited şirket ortaklarının, şirketten tamamen veya kısmen tahsil edilemeyen veyan tahsil edilemeyeceği anlaşılan amme alacağından sermaye hisseleri oranında doğrudan doğruya sorumlu oldukları ve bu Kanun hükümleri gereğince takibe tabi tutulacakları kurala bağlanmıştır.
6736 sayılı Kanun'un 10. maddesinde, süresinde ödenmeyen veya eksik ödenen taksitlerin belirtilen şekilde de ödenmemesi veya bir takvim yılında ikiden fazla taksitin süresinde ödenmemesi veya eksik ödenmesi halinde matrah ve vergi artırımına ilişkin hükümler saklı kalmak kaydıyla bu Kanun hükümlerinden yararlanma hakkının kaybedileceği kurala bağlanmıştır.
Davalı idarece, bir kısım borcun ait olduğu dönemde şirket ortağı olan davacı adına ödeme emri düzenlendiği anlaşılan olayda, 6552 sayılı Yasa kapsamında borcun yapılandırılmasının verginin doğduğu
dönemdeki sorumlu olan açısından bir değişikliğe neden olmayacağı ve yapılandırmanın yapıldığı dönemde asıl borçlu şirkete ait vergi borçlarının yapılandırıldıktan sonra ödenmemesi halinde verginin doğduğu dönemdeki ortak ve kanuni temsilcinin sorumluluğuna gidilebileceği gibi ayrıca borcun yapılandırıldığı dönemdeki kanuni temsilcilerin sorumluluğuna da gidilebileceği açıktır.
Bu durumda, borcun doğduğu dönemden sonraki dönemlerde şirketi idare edenlerin herhangi bir tasarrufunun; borcun doğduğu dönemdeki ortak ve kanuni temsilciye yasa ile yüklenen sorumluluğu ortadan kaldırmayacağı, yukarıda sözü edilen Yasa'nın 10. maddesinde, ikiden fazla taksidin ödenmemesi durumunda yasadan yararlanma hakkının kaybedileceğinin belirtildiği, şirket tarafından yapılandırılan borcun vadesinde ödenmemesi üzerine taksitlendirmenin iptal edildiği ve böylece kamu alacağının, yasal şartların oluşması halinde verginin doğduğu dönemdeki şirket ortağından tahsilinin mümkün hale geldiği oyuyla Daire kararına katılmıyorum.
-
Arsa ve Arazi Birim Değerlerinin Tespitine Yönelik Takdir Komisyonu Kararlarına Karşı En Geç Kararların Alındığı Yılın Son Gününe Kadar Dava Açılabilir
-
Tarih: 28.04.2023
-
-
Sosyal Medya Paylaşımı Sebebiyle İlgili ve Yeterli Gerekçe Ortaya Konulamadan İdari Para Cezası Kesilmesi İfade Özgürlüğünü İhlal Etmektedir
-
Tarih: 27.04.2023
-
-
Uyuşmazlığa ilişkin mevcut olan asıl davada dava şartı arabuluculuk tüm konularda yerine getirildiyse açılan karşı davada aynı konu sebebiyle arabulucuya başvuru şartı aranmaz
-
Tarih: 27.03.2023
-
-
Mükellefiyeti Sonlandırılmış Olan Kişilere E-Tebligat Yapılması Hukuka Aykırıdır
-
Tarih: 23.03.2023
-
-
Alkol Testi Yaptırılması İsteminin Genelge Gerekçe Gösterilerek Reddedilmesi Başvurucunun Adil Yargılama Hakkını İhlal Etmiştir
-
Tarih: 21.03.2023
-
-
Kadastro Çalışmasıyla Taşınmazının Yüzölçümü Azaltılan Kişiye Tazminat Ödenmesi Gerekir
-
Tarih: 21.03.2023
-
-
Aynı Maddi Olaya İlişkin Açılan Başka Davalarda Tamamen Aksi Yönde Karar Verilmesi Adil Yargılanma Hakkına Aykırıdır
-
Tarih: 07.03.2023
-
-
Sosyal Medya Paylaşımı Sebebiyle İş Akdinin Feshi İfade Özgürlüğünü İhlal Etmektedir
-
Tarih: 07.03.2023
-
-
Orman Olarak Tespit Edilen Taşınmazın Tapu İptali Yapılamadığı Taktirde Malikin Mülkiyet Hakkı İhlal Edilmektedir
-
Tarih: 22.02.2023
-
-
Arabuluculuk giderleri, tarafların haklılık oranlarına göre paylaştırılır
-
Tarih: 20.02.2023
-