-
Tarih: 25.02.2025
Defter ve belge isteme yazısının ve tebliğ belgesinin ilgili vergi dairesinden getirtilerek dosya arasına konulmadan hangi belgelerin hangi amaçla ne zaman istendiğinin, istemin 5 yıllık saklama süresi içerisinde yapılıp yapılmadığının tespit edilmemesiyle eksik inceleme sonucu kurulan hüküm hukuka aykırıdır.
YARGITAY
ONBİRİNCİ CEZA DAİRESİ
Esas | : 2023/4043 |
Karar | : 2024/516 |
Tarih | : 17.01.2024 |
B O Z M A Ü Z E R İ N E
MAHKEMESİ:Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2022/487 E., 2023/51 K.
SUÇ : Defter, kayıt ve belgeleri gizleme
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ: Bozma
Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteklerinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteklerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
Marmaris 3. Asliye Ceza Mahkemesinin, 12.04.2013 tarihli ve 2012/667 Esas, 2013/264 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında defter, kayıt ve belgeleri gizleme suçundan 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 359 uncu maddesinin a fıkrasının ikinci bendi, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 62 nci maddesi uyarınca 15 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiştir.
Denetim süresi içinde suç işleyen sanık hakkında Marmaris 3. Asliye Ceza Mahkemesinin, 07.07.2015 tarihli ve 2015/183 Esas, 2015/320 Karar sayılı kararı ile defter, kayıt ve belgeleri gizleme suçundan 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 359 uncu maddesinin a fıkrasının ikinci bendi, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 62 nci maddesi uyarınca 15 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.
Yargıtay 11. Ceza Dairesinin, 17.05.2022 tarihli ve 2021/10978 Esas, 2022/8851 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında kurulan hükmün "Hükümden sonra 15.04.2022 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren, 7394 sayılı Kanun’un 4 ve 5. maddeleriyle değişik 213 sayılı Kanun’un 359. maddesinin 3, 4, 5 ve 6. fıkra hükümleri uyarınca 5237 sayılı TCK’nin 7/2. maddesi de gözetilerek sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,..." gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir.
Marmaris 3. Asliye Ceza Mahkemesinin, 24.01.2023 tarihli ve 2022/487 Esas, 2023/51 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında defter, kayıt ve belgeleri gizleme suçundan 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 359 uncu maddesinin a fıkrasının ikinci bendi, ek fıkra, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 62 nci maddesi uyarınca 7 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafinin temyiz istemi, atılı suçun oluşmadığına, lehe hususların değerlendirilmediğine, katılan vekilinin temyiz istemi ise vekalet ücreti verilmediğine ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Sanık hakkında, 2007 envanter defterini istenmesine rağmen teslim etmediğinden hakkında kamu davası açılmıştır.
Sanığın, daha önce vergi dairesince yapılan incelemelerde tüm belgelerinin alındığını, tutanaksız olarak muhasebecisine teslim edildiğini, bu süreçte yeniden istendiğinden envanter defterini bulmadıklarını, suç kastının bulunmadığını beyan ederek atılı suçlamayı kabul etmediği, istem yazısı, ve tebliğe ilişkin belgelerin dosyada bulunmadığı, mütala ve vergi suçu raporunun dosya arasına alındığı, sanığın zararı ödediğinin bildirildiği anlaşılmıştır.
Mahkemenin sanık savunması, mütala ve vergi suçu raporu ile tüm dosya kapsamına göre vergi incelemesi sırasında kendisinden istenen defteri vermeyen sanığın atılı suçu işlediği kabul edilerek temyize konu mahkumiyet kararını verdiği anlaşılmıştır.
IV. GEREKÇE
5271 sayılı Kanun'un 231 inci maddesinin sekizinci fıkrasının (son) cümlesi uyarınca, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği 26.06.2013 tarihinden, denetim süresi içinde ikinci suçun işlendiği 15.08.2014 tarihine kadar dava zamanaşımının durduğu gözetilerek yapılan incelemede;
Defter, kayıt ve belgeleri gizleme suçunun oluşabilmesi için,"..varlığı noter tasdik kayıtları veya sair suretlerle sabit olan" defter ve belgelerin, saklama zorunluluğu olan 5 yıllık süre içerisinde usulüne uygun olarak yapılan tebligata rağmen vergi incelemesi için yetkili memura ibraz edilmemesinin gerektiği, dosya kapsamında defter, kayıt ve belgelerin isteme yazısının ve bu yazının tebliğine ilişkin tebliğ belgesinin dosya arasında bulunmadığının anlaşılması karşısında, maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespit edilmesi bakımından; defter ve belge isteme yazısı ve tebliğ belgesi asıllarının ya da onaylı suretlerinin ilgili vergi dairesinden getirtilerek dosya arasına konulması, söz konusu yazıda hangi belgelerin hangi amaçla ne zaman istendiğinin, istemin 5 yıllık saklama süresi içerisinde yapılıp yapılmadığının tespit edilmesinden sonra sonucuna göre işlem yapılması gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ile hüküm kurulması,
Kabule göre de;
Kendisini vekille temsil ettiren katılan lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi,
Nedenleriyle hukuka aykırı bulunmuştur.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Marmaris 3. Asliye Ceza Mahkemesinin, 24.01.2023 tarihli ve 2022/487 Esas, 2023/51 Karar sayılı kararına yönelik sanık müdafi ile katılan vekilinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
01.2024 tarihinde karar verildi.
-
Tam Yargı Davalarında Miktar Artırımında Faize Esas Tarih Dava Dilekçesindeki Talep Miktarına Uygulanan Faiz Başlangıç Tarihidir
-
Tarih: 16.04.2025
-
-
Birden fazla takvim yılı için sahte olarak düzenlendiği iddia olunan faturalardan yalnızca bir takvim yılının belirli faturalarının incelenip işlem tesis edilmesi hukuka aykırıdır
-
Tarih: 24.03.2025
-
-
Akaryakıt şirketi mükellefin yalnızca benzin istasyonundaki pompalarla ilgili tespitleri baz alınarak sahte fatura düzenleyicisi olduğu sonucuna varılamaz
-
Tarih: 21.03.2025
-
-
Mükellefe sahte fatura kullanma suçu isnad edilmeden önce faturaların gerçek alım-satım karşılığı olup olmadığının belirlenmesi için; sevk ve taşıma irsaliyelerin teslim ve tesellüm belgelerinin getirtilmesi, faturaları düzenleyen mükellef ile kullanan mükellefin ticari defter ve belgeleri üzerinde karşılıklı bilirkişi incelemesi yaptırılması gerekir
-
Tarih: 20.03.2025
-
-
Ortada somut bir tespit bulunmadığı sürece yoklama fişlerine imza atılmış olması sahte fatura kullanma/düzenleme suçuna iştirak edildiğine kanıt olmaz yalnızca varsayımsal iştirakin varlığına ulaşılır
-
Tarih: 20.03.2025
-
-
Eksik inceleme sonucu sahte fatura düzenleme/kullanma suçu isnat edilerek mahkumiyet hükmedilmesi hukuka aykırıdır
-
Tarih: 19.03.2025
-
-
Manevi tazminat davasını açacak kişinin hâkimin hükmedeceği tazminat tutarını öngörebilmesinin mümkün olmadığı ve tazminat miktarının hâkimin takdirine göre belirlendiği davalara ilişkin yargılama giderleri bakımından mahkemeye erişim hakkına getirilen sınırlamanın HMK mad. 326/2 “manevi tazminat davaları” yönünden Anayasa’da yer alan mülkiyet hakkına ve hak arama özgürlüğünü ihlal ettiği gerekçesiyle hukuka aykırıdır.
-
Tarih: 14.03.2025
-
-
Mükellefin sahte belge düzenleme fiiline nasıl ve ne şekilde iştirak ettiğinin açık ve net bir şekilde ortaya konulamadan sadece mükellef kurum adına bankadan para tahsilatı yapmış olduğundan yola çıkılarak sahte belge düzenlemek amacıyla hareket ettiği sonucuna varılamaz
-
Tarih: 12.03.2025
-
-
Sahte olduğu iddia edilen faturalardan kanaat edinecek miktarda fatura temin edilerek bu faturaların müvekkile gösterilmesi ve yazı ve imzaların kendisine ait olup olmadığının sorulduğunda kendisine ait olmadığını söylemesi halinde;faturalardaki yazı ve imzaların sanığa ait olup olmadığı hususunda bilirkişi incelemesi yaptırılması gerekir
-
Tarih: 12.03.2025
-
-
“Seri Muhakeme” ve “Basit Yargılama”ya ilşkin hükümlerin “Sağır ve Dilsizler” açısından uygulanmayacağına ilşkin CMK md. 250/12 ve 251/7 AYM tarafından Anayasaya aykırı görülerek iptal edildi
-
Tarih: 10.03.2025
-