-
Tarih: 06.05.2021
Orman İçi Açıklık Orman Sayılan Yerlerden Olup Zilyetlik Yoluyla Kazanılamayacağı Gibi Özel Mülk Olarak Da Tescil Edilemez
YARGITAY
YİRMİNCİ HUKUK DAİRESİ
Esas | : 2016/7786 |
Karar | : 2018/1816 |
Tarih | : 14.03.2018 |
- ORMAN İÇİ AÇIKLIK
- EKSİK ARAŞTIRMA
- ORMAN KADASTRO TESPİTİNE İTİRAZ
(3402 s. Kadastro K m. 4)
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine ve davalı gerçek kişi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
10.04.2008 tarihinde yapılan kadastro sırasında ..... köyü 124 ada 22 parsel sayılı 7321.40 m² yüzölçümündeki taşınmaz, ...'ün zilyetliğinde olduğu, taşınmaz hakkında kadastro mahkemesinde 2008/3 Esas sayılı dava dosyası bulunduğundan söz edilerek tutanak aslı, cinsi ve malik hanesi açık olarak kadastro mahkemesine gönderilmek üzere 3402 sayılı Kanunun 5. maddesi uyarınca tespit edilmiştir.
Davacı ... Yönetimi, Hazineyi taraf göstererek dava dilekçesine ekli krokide işaretlenen taşınmazların orman sayılan yerlerden olduğunu iddia ederek, orman niteliği ile Hazine adına tapuya tescillerine karar verilmesi istemiyle kadastro mahkemesinde dava açmıştır.
Mahkemece, dava edilen tüm taşınmazların tutanak asılları, orman kadastrosuna itiraz dosyası ile birleştirilip taşınmazların zilyetleri davaya dahil edilmiştir. Daha sonra 124 ada 22 sayılı taşınmaza ilişkin dava tefrik edildikten sonra 11.03.2011 gün ve 2009/44 E., 2011/8 K. sayılı kararı ile Orman Yönetiminin davasının kısmen kabulüne, çekişmeli taşınmazın bilirkişi krokisinde (A) harfi ile gösterilen 2968.60 m²'lik bölümünün orman niteliğinde Hazine; (B) harfi ile gösterilen 5252.89 m²'lik bölümünün tesbit gibi davalı adına tesciline karar vermiş, Hazine ve davalı gerçek kişi tarafından temyiz edilmesi üzerine hüküm, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 10.05.2012 tarih ve 2012/5302 E. - 7061 E. K. sayılı kararı ile bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; "Orman Yönetiminin Hazineyi hasım göstererek dava açtığı, tefrik kararı verildikten sonra Hazinenin bu durumdan haberdar edilmediği, taraf teşkili sağlanmadan ve Hazinenin iddia ve delilleri sorulmadan kurulan hükmün yerinde olmadığı, yöntemine uygun şekilde orman araştırması yapılması, dayanak Aralık 1947 tarih 75 sıra nolu tapu kaydının zemine uygulanması, çekişmeli taşınmazın güney sınırında Devlet Ormanı bulunduğundan tapu kaydının kapsamının 3402 sayılı Kanunun 20/C maddesine uygun olarak belirlenmesi, çekişmeli taşınmazın kısmen veya tamamen orman sayılmayan yerlerden olduğunun ve taşınmazın orman sayılmayan kesimlerinin kısmen veya tamamen dayanak tapu kaydının kapsamı dışında kaldığının tespiti halinde tapu kapsamı dışında kalan kesimlerin orman bütünlüğü içinde bulunup bulunmadığı, çekişmeli taşınmaza komşu bulunan 21 sayılı parselin hükmen orman olduğu da dosya kapsamından anlaşıldığından 6831 sayılı Kanunun 17/2. maddesi hükmü gereğince orman içi açıklığı olup olmadığının araştırılması" gereğine değinilmiştir.
Yargıtay bozma kararı sonrası yukarıdaki esasa kaydı yapılan davanın kısmen kabulüne, dava konusu taşınmazın tespitinin iptali ile taşınmazın fen bilirkişisi ..... 10/06/2013 tarihli ek raporunda, (A) harfi ile işaretli 2068,60 m² alan ile (B1) harfi ile işaretli 4204 m² 'lik alanların ifrazı ile aynı ada son parsel numarası verilerek orman vasfıyla Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline, raporda, (B2) harfi ile işaretli 1078,80 m²'lik alanın fındık bahçesi vasfıyla davalı ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi, davalı Hazine ve davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dairenin 29/09/2014 tarih ve 2014/6660- 8093 E-K sayılı kararıyla davalı Hazine ve davalı ...'ün temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddine, davacı ... Yönetimi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Bu karara karşı Hazine tarafından süresinde karar düzeltme yoluna müracaat edilmiş, Dairenin 04/05/2015 tarih ve 2015/40-3385 E-K sayılı kararıyla Hazinenin karar düzeltme talebinin reddine karar verilmiştir.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; "kural olarak; orman içi açıklıkları zilyetlikle iktisap edilemezler. Somut olayda; davalı ... Temmuz 1317 tarih, 13 numaralı tapu kaydına tutunmuş olup dosya kapsamına alınan nüfus kayıt örnekleri ve tapu kayıtlarından dayanılan tapu kaydı ile davalı arasında akdi veya irsi irtibat bulunmadığı anlaşılmış, ayrıca çekişmeli taşınmazın doğu, kuzey ve güneyinin orman ile çevrili olduğu batı hududunda yer alan 124 ada 21 parsel sayılı taşınmaz hakkında davacı ... Yönetimi tarafından açılan ve .... Kadastro Mahkemesinin 2008/126 E. sayılı dosyasında yapılan yargılama sonunda davanın kabulü ile dava konusu 124 ada 21 sayılı parselin tesbitinin iptali ile orman niteliğinde Hazine adına tesciline karar verildiği, kararın Dairemizin 2010/541 E. - 5787 K. sayılı kararı ile onanarak kesinleştiği tesbit edilmekle bu haliyle taşınmaz, 6831 sayılı Kanunun 17/2. maddesinde açıklanan orman içi açıklık niteliğinde olup bu tür yerler zilyetlik yolu ile kazanılamaz ve özel mülk olarak tescil edilemez. Mahkemece, değinilen yönler gözetilerek davacı ... Yönetiminin orman içi açıklık niteliğinde olan taşınmaza ilişkin davasının kabulüne karar verilmesi gerekirken, aksine düşüncelerle delillerin yanlış taktiri ile yazılı olduğu gibi hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır.” denilmektedir.
Mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra yapılan yargılama sonucu davanın kabulüne dava konusu 124 ada 22 parsel sayılı taşınmazın tespitinin iptali ile bu taşınmazın (fen bilirkişisinin 10.06.2013 tarihli ek raporunda A+B1+B2 harfleri ile gösterilen) orman vasfı ile Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davalı Hazine ve davalı gerçek kişi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, orman kadastrosuna ve kadastro tesbitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanunla değişik 4. maddesine göre yapılıp kesinleşmeyen orman kadastrosu vardır.
İncelenen dosya kapsamına göre, dava konusu 124 ada 22 parsel sayılı taşınmaz hakkında düzenlenen kadastro tutanağı, taşınmazın davalı olduğu gerekçesiyle malik hanesi ve cinsi açık olarak kadastro mahkemesine aktarılmış, mahkemece Orman Yönetiminin davasının kabulüne ve fen bilirkişi raporunda (A), (B1) ve (B2) harfleri ile gösterilen bölümlerin orman niteliği ile Hazine adına karar verilmiş, parselin kalan kısımları hakkında sicil oluşturulmamıştır. Kadastro mahkemesi doğru sicil oluşturmakla yükümlüdür. Son bozma kararına konu hükümde davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen karar tüm taraflarca temyiz edilmiş, Dairemizce Hazine ve davalı gerçek kişinin temyiz itirazlarının reddine, Orman Yönetiminin temyiz itirazlarının kabulü ile çekişmeli taşınmazın tamamının 6831 sayılı Kanunun 17. maddesi gereğince orman içi açıklık olduğu anlaşılmakla Orman Yönetiminin davasının kabulüne karar verilmesi gereğine değinilerek bozulmuş olmakla taşınmazın tamamının orman niteliği ile Hazine adına tesciline karar verilmesi gerekirken hüküm yerinde yalnızca parantez içinde A+B1+B2 harfleri ile gösterilen yerlerin orman olarak tesciline karar verilmesi doğru görülmemekle birlikte, bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir. Bu sebeple, hükmün 1 numaralı bendinde yer alan ve “bu taşınmazın” kelimelerinden sonra gelen “(fen bilirkişisinin 10.06.2013 tarihli ek .... raporunda A+B1+B2 harfleri ile gösterilen)” ibaresinin hükümden çıkarılması suretiyle düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK’nın 438/7. maddesine göre düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 14.03.2018 günü oy birliği ile karar verildi.
-
Ortaklığın Giderilmesi Uyuşmazlıklarındaki Dava Şartı Arabuluculuğa İlişkin Hükmün İptali Talebi AYM Tarafından Oyçokluğuyla Reddedildi
-
Tarih: 02.10.2024
-
-
Pergole Ruhsata Tabi Olmadığından Yıkım ve Para Cezasına İlişkin Encümen Kararı Hukuka Aykırıdır
-
Tarih: 01.10.2024
-
-
Defter, Kayıt ve Belgelerin İbraz Edilmemesi Hâlinde Bir Vergi Ziyaı Oluşmaması ve Tarh Edilen Vergi ve Vergi Aslına Bağlı Olarak Kesilen Bir Cezanın Da Bulunmaması Sebebiyle 7394 Sayılı Kanun Gereği Alt Sınırdan Tayin Edilen Temel Ceza Üzerinden Yarı Oranında İndirim Yapılması Gerekmektedir
-
Tarih: 20.09.2024
-
-
Dava Açma Sürelerini Düzenleyen, Son Derece Karışık ve Dağınık Olan Bir Mevzuatın Aşırı Şekilci (katı) Yorumu Mahkemeye Erişim Hakkını İhlal Edebilir
-
Tarih: 17.07.2024
-
-
Uyuşmazlığın Sonucuna Etkili İddia ve İtirazların Dikkate Alınmaması Gerekçeli Karar Hakkını İhlal Eder
-
Tarih: 10.07.2024
-
-
Tek Dosyada Birleştirilerek Karara Bağlanan Davalarda Tek Vekâlet Ücretine Hükmedilmesi Gerekir
-
Tarih: 28.06.2024
-
-
Arabuluculuk İlk Toplantısına Katılınmazsa Uygulanan Yaptırım İptal Edildi
-
Tarih: 23.06.2024
-
-
Enflasyon Karşısında Alacaklıya Faiz Koruması
-
Tarih: 18.04.2024
-
-
Parselasyon Yapılırken Uygulama İmar Planına ve Mevzuata Uygun Şekilde Düzenleme Sınırı Belirlenmelidir
-
Tarih: 14.03.2024
-
-
6306 Sayılı Kanun Kapsamında Riskli Yapı Malikleri Tarafından Üçüncü Kişilere Yapılan İlk Satış İşlemlerine İlişkin Olarak Malik Adına Tahakkuk Eden Tapu Harcının İstisna Hükümleri Kapsamında Değerlendirilmesi Mümkün Değildir
-
Tarih: 07.03.2024
-