• Tarih: 20.12.2022
  • Yazar: Stj. Av. Ahmet DAŞDEMİR

Vekalet ücretini aşan avukatlık ücreti serbest meslek makbuzu ya da muadili belge ile ispatlanabilecek olup söz konusu avukatlık ücreti nedeniyle hazineden tazminat istenebilir

20.12.2022 tarihli ve 32049 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan “SÜLEYMAN ALTINTAŞ BAŞVURUSU” konusu; beraat kararıyla neticelenen ceza yargılaması sırsında yapılan avukatlık giderlerinin tazmini için Hazine aleyhine açılan davada delillerin değerlendirilmesinde açıkça hata yapılması nedeniyle adil yargılama hakkı kapsamındaki hakkaniyete uygun yargılanma hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.

Somut olayda başvurucu hakkında yürütülen soruşturma kapsamında kamu davası açılmıştır. Duruşma sonucunda başvurucunun tahliyesine, başvurucuyu temsil eden avukat lehine 4.360 TL vekâlet ücretine hükmedilmiştir.

Başvurucu soruşturma süresinde kendisini temsil eden avukata sırasıyla 2.500 TL, 7.500 TL ve 5.000 TL’yi EFT yoluyla gönderdiğine dair banka dekontlarını dava dilekçesine eklemiştir. Söz konusu banka dekontları sırasıyla “Vekalet Ücreti (Yarısı)”,” Vekalet Ücreti – 2”ve” Süleyman Altıntaş, Vekalet Ücreti, son ödemesi” açıklamaları yer almış olup söz konusu ücretlerin hazineden tazmini talep etmiştir.

Hazine savunma yazısında, maddi zararların ispatlanamadığı iddia edilmiş olup Mardin 3. Ağır Ceza Mahkemesi ise başvurucu lehine hükmedilen avukatlık ücretinin tazminat davasına konu edilmesi mümkün ise de avukata para ödediğini serbest meslek makbuzu veya geçerli bir belgeyle ispatlanması ve ödemenin hüküm tarihinden önce yapılması gerektiğini belirtmiştir. Gaziantep Bölge İdare Mahkemesi 16. Ceza Dairesi ise istinaf istemini esastan ve kesin olarak reddetmiştir.

Anayasa Mahkemesince başvurucunun açtığı tazminat davası kabul edilerek tazminat miktarı kesin hükme bağlanmadıkça icra edilebilir bir alacaktan söz edilemeyeceğinden tazminat isteminin hukuka aykırı olarak reddedildiği iddiasının adil yargılanma hakkının bir güvencesi olan hakkaniyete uygun yargılanma hakkı kapsamında incelenmesi uygun görülmüştür.

Somut olayda başvurucu haksız gözaltı ve tutuklanma nedeniyle açmış olduğu tazminat davasında ayrıca avukata ödediğini öne sürdüğü 15.000 TL’nin de tazminini talep etmiştir.

Nitekim avukata ödenmiş olduğu iddia edilen 15.000 TL’nin banka dekontlarıyla ispatlanıp ispatlanamayacağının değerlendirilmesi mahkemelerin görevi olup değerlendirmelerde bariz takdir hatası veya keyfilik içerip içermediğinin incelenmesi Anayasa Mahkemesinin görevidir. Mevcut olayda ise Mahkemenin dekontlarda dosya numarası bulunmadığına vurgu yaptığı görülmekte olup mahkemenin bu değerlendirmesi keyfi ve temelsiz değildir. Ancak başvurucunun bir başka davası olmadığı göz önünde bulundurulduğunda vekalet ücretinin söz konusu dava ilişkin olduğu açıktır. Ayrıca başvurucunun, avukatın serbest meslek makbuzu düzenlememesi halinde onu belgenin ispat aracı olarak mahkemeye ibraz edilmesi mümkün değildir.

Sonuç olarak başvurucunun başka iddiasının olmadığı iddiasının derece mahkemelerince araştırılması ve serbest meslek makbuzunun ibrazının avukatın onu düzenlemesine bağlı olduğu hususun dikkate alınmaması bir bütün olarak yargılamanın hakkaniyetini zedelediği kanaatine varılmıştır.

 Kararın tam metni için tıklayınız.

https://www.aslanpinar.combilgi-bankasi/guncel/vekalet-ucretini-asan-avukatlik-ucreti-serbest-meslek-makbuzu-ya-da-muadili-belge-ile-ispatlanabilecek-olup-soz-konusu-avukatlik-ucreti-nedeniyle-hazineden-tazminat-istenebilir
Diğer Makaleler