-
Tarih: 20.12.2022
Emlak vergisine esas asgari ölçüde arsa ve arazi metrekare birim değerinin yüksek belirlenmesi mülkiyet hakkını ihlal eder
Emlak Vergisi Kanunu'na göre, Türkiye sınırları içinde bulunan binalar, arsalar, araziler bina ve arazi vergisine tabidir. İlgili kanun uyarınca bina ve arazi vergisi, takdir komisyonları tarafından belirlenmektedir. Vergi değeri, dört yılda bir takdir edilmekte olup takip eden üç yıl için önceki yıl vergi değerinin 213 sayılı Kanun hükümleri uyarınca aynı yıl için tespit edilen yeniden değerleme oranının yarısı nispetinde artırılması suretiyle bulunmaktadır.
Somut olayda başvurucular, Balıkesir'in Burhaniye ilçesinde bulunan taşınmazların maliki ve Burhaniye Belediyesinde emlak vergisi mükellefi olup kamp işletmeciliği yapmaktadır. Takdir Komisyonu tarafından başvurucuların bulunduğu mahal yönünden 2018 yılı için asgari ölçüde arsa ve arazi metrekare birim değerini 780 TL olarak tespit etmiştir.
Bunun üzerine başvurucular Takdir Komisyonunun belirlemiş olduğu asgari ölçüde metrekare birim değerinin gerçeği yansıtmadığı ve yüksek olduğu gerekçesiyle ilk derece mahkemesinde dava açarak kararın istemini talep etmiştir.
Yargılama esnasında Emlak Vergisi Kanunu'na eklenen geçici md.23 yürürlüğe girmiştir. İlgili hükme göre, takdir komisyonları tarafından 2017 yılı genel takdir döneminde 2018 yılı için takdir edilen asgari ölçüde arsa ve arazi metrekare birim değeri, 2017 yılı için belirlenen değerin %50'sinden fazlasını aştığı takdirde 2017 yılına ait değerin %50 fazlasının 2018 yılı için esas alınması öngörülmüştür. Öte yandan, birim değerin kanun hükmü ile belirlenecek olması sebebiyle bu husustaki hukuka aykırılık iddiaları, Anayasa Mahkemesi nezdinde ileri sürülecektir.
Somut olayda ise 2018 yılı için takdir edilen birim değeri, 2017 yılında uygulanan birim değerin %50'sini aşmaktadır. Dolayısıyla Takdir Komisyonu kararı değil, geçici kanun maddesi uyarınca belirlenen değer uygulanacak olduğundan ilk derece mahkemesi tarafından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. İstinaf mahkemesi ise verilen kararı kaldırmıştır.
Başvurucular, Anayasa Mahkemesi'ne başvurarak takdir edilen emlak vergisine esas asgari ölçüde arsa ve arazi metrekare birim değerlerinin yüksek olduğunu ileri sürerek mülkiyet haklarının ihlal edildiğini ileri sürmüşlerdir.
Mülkiyet hakkına yönelik bir müdahalenin Anayasa'ya uygun olabilmesi için müdahalenin kanunilik ilkesine uygun olması, kamu yararı amacı taşıması ve ölçülülük ilkesi dahilinde gerçekleştirilmesi gerekmektedir.
Başvuruya konu müdahale, Emlak Vergisi Kanunu'nun ilgili hükümleri uyarınca gerçekleştirilmiş olduğundan erişilebilir, belirli ve öngörülebilir olup kanuni dayanağı da mevcuttur. Yine emlak vergisinin amacı, belediye hizmetleri için ihtiyaç duyulan finansmanı temin etmek olduğundan kamu yararı amacı da mevcuttur. Müdahalenin Anayasa'ya uygun olabilmesi için ölçülülük ilkesine uygun olması da gerekmekte olup belediyenin ihtiyaç duyduğu finansman sebebiyle gerçekleştirilmiş olması elverişli ve gerekli olduğunu göstermektedir. Hal böyle olunca müdahalenin orantılılığının tartışılması gerekmektedir.
Başvurucuların yargılama boyunca ileri sürdüğü iddia ise taşınmazların değerinin tespitinde kullanım durumunun dikkate alınmamasıdır. Nitekim başvurucular, kamp işletmeciliğinden elde edilen gelirin düşük olduğunu ve kamp işletmeciliğinde kullanılan taşınmaz değerinin kıyı turizminde kullanılan taşınmazlardan daha düşük olduğunu da belirtmiştir. Bu itibarla, taşınmazın kullanım amacının ve gelirinin rayiç değerini etkileyebileceğine yönelik iddiaların dikkate alınması gerekmektedir.
Yargılama esnasında tanzim edilen bilirkişi raporunda taşınmazın kullanım ve gelir durumunun rayiç değerini etkileyip etkilemediğine yönelik bir değerlendirme yapılmadığı gibi somut olayda bunun dikkate alındığı da anlaşılamadığından bilirkişi raporunda yer verilen birim değerin doğru tespit edilemediği sonucuna varılmıştır.
Tüm bu açıklamalar neticesinde, başvurucuların taşınmazlarının kullanım amacının rayiç bedeli, başka bir deyişle emlak vergisine esas asgari ölçüde metrekare birim değerini ne ölçüde etkilediğine ilişkin gerekli değerlendirme yapılmamış olduğundan mali güce göre vergilendirme ilkesine aykırı davranıldığı sonucunda varılmıştır. Bu sebeple orantılılık ilkesine aykırı davranıldığı sabit olduğundan mülkiyet hakkının ihlal edildiği sonucuna varılmıştır.
Kararın tam metni için tıklayınız.
-
9. Yargı Paketi
-
Tarih: 14.11.2024
-
-
Taraf Teşkilinin Sağlanması İçin Arabulucuya Çeşitli Yetkilerin Tanınması Sebebiyle Ortaklığın Giderilmesi Davasının Zorunlu Arabuluculuğa Tabi Olması Mahkemeye Erişim Hakkını İhlal Etmemektedir
-
Tarih: 02.10.2024
-
-
308 Sıra Numaralı Gelir Vergisi Tebliği İle Gelen Değişiklikler
-
Tarih: 30.09.2024
-
-
5/6/2024 tarihli Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulu Gündemine Ait Kararlar Bülteni
-
Tarih: 06.09.2024
-
-
Türkiye Barolar Birliği Reklam Yasağı Yönetmeliği'nde Değişiklikler Yapıldı
-
Tarih: 09.08.2024
-
-
İdari Yaptırım ve İdari Gözetim Kararlarına Karşı Başvuruda Sulh Ceza Hakimliklerinin Görevlendirilmesine İlişkin Değişiklik
-
Tarih: 09.08.2024
-
-
Kripto Varlık Hizmet Sağlayıcıları Şüpheli İşlem Bildirimi Rehberi ve MASAK Online Sistemi Güncellendi
-
Tarih: 25.07.2024
-
-
Dava Açma Sürelerini Düzenleyen Mevzuatların Katı Bir Şekilde Yorumlanması Mahkemeye Erişim Hakkını İhlal Edebilir
-
Tarih: 17.07.2024
-
-
Uyuşmazlığın Sonucuna Etkili İddia ve İtirazların Dikkate Alınmaması Gerekçeli Karar Hakkını İhlal Eder
-
Tarih: 10.07.2024
-
-
Alacağın Sadece Yasal Faiz İle Ödenmesi Alacaklının Mağduriyetine Sebep Olmaktadır
-
Tarih: 08.07.2024
-